Güveni Kötüye Kullanma Suçu-Yargıtay Kararı
Alanya avukat olarak hizmet veren Aşıkoğlu Hukuk Bürosu, Eski Alanya Cumhuriyet Savcısı Mehmet Aşıkoğlu tarafından Alanya'da kuruldu.
alanya,hukuk,bürosu,avukat,dava,danışma,mehmet,aşıkoğlu,mehmet aşıkoğlu,savcı,eski,ceza,ticaret,haciz,alacak,borçlar,Mehemet,Aşıkoğlu,alanya,avukat,hukuk,bürosu,alanya avukat, mehmet aşıkoğlu, alanya hukuk bürosu
19107
post-template-default,single,single-post,postid-19107,single-format-standard,bridge-core-2.5,ajax_fade,page_not_loaded,,side_area_uncovered_from_content,vss_responsive_adv,vss_width_768,qode-theme-ver-14.2,qode-theme-bridge,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
 

Güveni Kötüye Kullanma Suçu-Yargıtay Kararı

Güveni Kötüye Kullanma Suçu-Yargıtay Kararı

T.C YARGITAY 
15.Ceza Dairesi 
Esas: 2016/ 199 
Karar: 2018 / 530 
Karar Tarihi: 18.01.2018

Dava: Sanık …’un hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve katılan vekili tarafından, sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik ve hukuki alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar ile sanık …’un resmi belgede sahtecilik suçundan beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Sanık … hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına ilişkin ilgili mercii tarafından itirazın reddine karar verilmiş ve bu karara karşı da herhangi bir şekilde temyiz yasa yoluna başvurulmadığı anlaşılmakla, sanık … hakkında kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılan incelemede;

Katılanın, … isimli şahıstan satın aldığı bilgisayar nedeniyle adı geçene 110 TL bedelli bonolar verdiği, katılanın babasının bilgisayar borcunu adı geçene ödediği sırada senetlerin bir kısmını aldığı, ancak olay tarihinde …’ın işyerinde çalışan ve katılandan alacağı olduğunu iddia eden sanık …’ün bu senetlerden bir tanesini uhdesine alarak senet bedelini 6.110 TL olarak değiştirdiği, daha sonra bu senedi avukat olan sanık …’a verdiği, ancak dava açma konusunda herhangi bir vekalet vermediği, daha sonradan sanık …’un diğer sanık …’ün bilgi ve rızası dışında suça konu senede vekili olduğu …’ı alacaklı olarak ekleyip katılan aleyhine icra takibi başlattığı, icra takibine maruz kalan ve bürosuna gelen katılandan 3.500 TL para vermesi halinde icra takibini kaldıracağı teklifinde bulunması üzerine katılanın bu parayı yanında kardeşi …’da bulunduğu halde sanık …’a ödediği, adı geçen sanığın da katılanın …’a borcu kalmadığına ilişkin 06/01/2010 tarihli ibranameyi düzenleyip suça konu senedi katılana verdiği, ancak tahsil ettiği 3500 TL parayı uhdesinde tuttuğunun iddia edildiği somut olayda; sanığın üzerinde tahrifat yapılan bu nedenle sahte olan suça konu senedin gerçekte alacaklısı olmayan …’ı alacaklı olarak gösterip, katılan aleyhine icra takibi başlatarak, katılandan tahsil ettiği parayı da uhdesine alması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK’nın 204/1. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik ve TCK’nın 158/1-d. maddesinde düzenlenen kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarını oluşturduğu gözetilmeden resmi belgede sahtecilik suçundan beraat ve suç vasfında hataya düşülerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmü verilmesi,

Kabule göre de; Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanıklara fazla ceza tayini,Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.

EnglishGermanRussiaFinlandIran Hemen Arayın