10 Mar “İcra Mahkemesinde Kira Sözleşmesinde Muvazaa İddiası Dinlenmez”
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi – Karar : 2011/8048
Davacı vekilince borçlu hakkında başlatılan 12.08.2010 tarihli icra takibinde 05.08.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayanılmış olup, 05.09.2006-05.08.2010 tarihleri arasındaki birikmiş kira borcu olarak 25.764 TL alacağın tahsili istenilmiştir. Davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde, taraflar arasında geçerli kira sözleşmesinin 05.09.2006 başlangıç tarihli olduğunu, buna göre aylık 200 TL üzerinden kira paralarının banka hesabına yatırıldığını belirterek borca itiraz etmiş, itiraza konu 05.09.2006 başlangıç tarihli ve aylık 150 TL bedelli kira sözleşmesini ibraz etmiştir. Mahkemece, alacaklı tarafından imzası açıkça inkar edilmeyen 05.09.2006 tarihli başka bir kira sözleşmesinin varlığı karşısında alacağın uyuşmazlığın hallinin yargılamayı gerektirdiğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Alacaklı icra takibinde taraflar arasındaki 05.08.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayanmış ve takip talepnamesinde bildirdiği bedel üzerinden kira parasının ödenmesini talep etmiştir. Borçlu ise itirazında takip dayanağı kira sözleşmesindeki imzasına karşı çıkmamış taraftar arasında geçerli başka bir kira sözleşmesi bulunduğunu belirterek bahsi geçen sözleşme uyarınca kira bedellerinin ödendiğini ileri sürmüştür. İİK’nun 269/2. maddesi gereğince borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Anılan maddenin düzenlenmesi karşısında aynı dönemi kapsayan ve fakat farklı kira bedelini içeren sözleşme dikkate alınamaz. Takip dayanağı kira sözleşmesindeki imzasını inkar etmeyen borçlu ne maksatla olursa olsun birden fazla kira sözleşmesi imzalandığı hususunu icra mahkemesinde ileri süremez. Davalı borçlu imzası inkar edilmeyen kira sözleşmesine göre takip konusu borcunu ödediğini İİK’nun 269/c maddesinde belirtilen belgelerden biri ile kanıtlayamadığından istemin kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değildir
Sorry, the comment form is closed at this time.