16 Tem İş Verene Karşı Dava Açan Kişilerin Bir Birlerine Tanıklığı Geçerlidir Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO:2014/15057
KARAR NO:2014/19544
KARAR TARİHİ: 27.10.2014
>İŞ VERENE KARŞI DAVA AÇAN KİŞİLERİN BİR BİRLERİNE TANIKLIĞI GEÇERLİDİR.
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı Ç. Çimento San.ve Tic. A.Ş. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü.
KARAR: 1-) Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı Ç. Çimento San. ve Tic. A.Ş.’nin tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-) Davacı, davalı işyerinde mikser operatörü olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haksız olarak sonlandırıldığından bahisle kıdem ve ihbar tazminatıyla bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
Davalı Ç. Çimento San. Ve Tic. A.Ş. davacının iş akdinin diğer davalı şirket tarafından sonlandırıldığını, ihale makamı olarak kendisinin üzerine düşen tüm alacaklarının ödediğini, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini diğer davalı O. Hazır Beton Nak. İnş. Pet. Ür. Hayv. Tur. Oto. San. ve Tic. A.Ş. iş akdinin ihalenin bitimi nedeniyle haklı nedenle feshedildiğini hiçbir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davacının iş akdinin, haklı nedenle davacı tarafından feshedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İş akdinin kim tarafından ve haklı nedenle feshedilip edilmediği konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı iş akdinin davalı tarafından haklı neden olmadan feshedildiği ve ücretlerinin ödenmediği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatıyla işçilik alacaklarının talep etmiştir. Dosyada rapor düzenleyen bilirkişi, dosyaya sunulan ve imzası davacı tarafından inkar edilmeyen 15.1.2013 tarihli ve davalı Ç. Çimento San. ve Tic. Anonim Şirketine hitaben yazılı dilekçeye dayanarak, iş akdini ücretlerinin ödenmiyor olmasından dolayı 15.01.2013 tarihinde davacının haklı nedenle fesih ettiğini ve kıdem tazminatına hak kazansa da ihbar tazminatı talep edemeyeceğini rapor etmiş, Mahkeme de bu rapora itibarla ihbar tazminatı talebini reddetmiştir. Ancak verilen karar hatalıdır.
Dosyaya sunulan davacının fesih beyanını içerir dilekçenin birebir benzerlerinin sunulduğu emsal dosyalarda, davacı tarafından 15/01/2013 tarihli istifa dilekçesi verilmiş ise de; istifa dilekçesinin işçinin gerçek iradesini yansıtmadığı, ücret alacaklarının ödeneceğinin işveren tarafından söylenmesi üzerine istifa dilekçesinin işçi tarafından yazıldığı, Ç.yla davalı O. Ltd. Şti arasındaki sözleşmenin 15/01/2013 tarihinde sona erdiği davacı ve davalı tanık beyanları Ç. A.Ş.’nin yazı cevabı nazara alındığında davalılar arasındaki sözleşmenin sona erdiği tarihte işçinin istifa etmede hukuki yararının olmadığı, işten toplu olarak çıkarılan işçilerin aynı istifa dilekçesini kendi el yazılarıyla yazdıkları mahkememize açılan seri dosyalardan anlaşıldığı ve işçilerin iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabul edilmiş, verilen bu kararlar ve fesih gerekçesi Dairemizce de onanarak kesinleşmiştir. Bu durum karşısında, davacının iş akdinin davalı O. Hazır Beton Nak. İnş. Pet. Ür. Hayv. Tur. Oto. San.ve Tic. A.Ş. tarafından haklı neden olmadan feshedildiği anlaşıldığından, davacının ihbar tazminatı talebinin de kabulü gerekirken reddi hatalı olup bozma nedenidir.
3-) Mahkemece davacının işçilik ücreti alacaklarına yönelik olarak, davacının dinlettiği tanık Y. D.’ın ve Y. A.’nin ise aynı konuda mahkemede yargılaması devam eden davalarının bulunduğu, davacı ve tanıkların birbirlerine mesailer konusunda tanıklık yaptıkları, davalıyla husumetli oldukları dikkate alındığında tanıklıklarına itibar edilemeyeceği, bu nedenle davalı tanık beyanlarına göre de davacının fazla mesai çalışmasının, hafta sonu çalışmasının ve genel tatil çalışmasının bulunmadığı gerekçesiyle taleplerini reddine karar verilmiştir. Davacı ve tanıkları aynı işyerinde aynı işi yapan, aynı çalışma şartlarına sahip ve aynı şekilde mağdur olan kişilerdir. Bu nedenle aynı taleplerle dava açmış olmaları çok doğaldır. Hatta bu tanıklar dışında da söz konusu HES projesinde çalışan tüm işçiler aynı taleplerle dava açmışlardır. Bu durum, tanıklıklarının geçersiz olduğunu değil aynı sıkıntıları yaşadıklarını kanıtlamaktadır. Bu tanıklıklara itibar edilmemesi durumunda davacının, iş yeri koşullarını bilen tanık bulma şansı yoktur. İş hukukunun genel ilkelerine göre de, davacının ücret alacaklarının ödediğini davalının ispat etmesi gerekir. Davacının fazla mesai yaptığı, dini bayramlar dışında ulusal bayram ve genel tatillerde ve hafta tatillerinde çalıştığı ancak davalının bunun karşılığını ödemediği dosya kapsamıyla sabit olmasına göre davacının emsal dosyalarda olduğu gibi ücret alacakları yönünden de davasının kabulü gerekirken reddi hatalı olup bozma nedenidir.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle bozulmasına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 27.10.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sorry, the comment form is closed at this time.