19 Tem Tacirler Arası Haksız Fiilden Kaynaklanan Tazminat İstemi Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2016/6461
KARAR NO: 2018/777
KARAR TARİHİ: 12.2.2018
>>TACİRLER ARASI HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN TAZMİNAT İSTEMİ–ADİ ORTAKLIĞIN TÜZEL KİŞİLİĞİNİN BULUNMAMASI–ORTAKLIĞI OLUŞTURAN TÜM KİŞİLERİN DAVAYA DAHİL EDİLMESİ
2004/m.67
ÖZET : Adi ortaklıkta, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi ya da birine karşı dava açılması da mümkün bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada, ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, yapılacak iş, davalı ve dava dışı ticari işletme tarafından adi ortaklık olarak üstlenilmiş olduğundan davalı yanında diğer ortağın da davada taraf olarak yer alması gerekir. Mahkemece, adi ortaklığı oluşturan diğer işletmenin davaya katılımı sağlanmadan işin esası incelenerek yargılamaya devam edilip hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Davacı İletişim Hizmetleri Anonim Şirketi vekilleri tarafından, davalı Haf. İnş. Taah. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 21/11/2014 gününde verilen dilekçeyle tacirler arası haksız fiilden kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/10/2015 tarihli kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, tacirler arası haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, davalı şirketin yüklenicisi olduğu yol inşaatı sırasında gerekli önlemlerin alınmadığını, bu sebeple müvekkili şirkete ait alt yapı tesislerine zarar verildiğini belirterek, oluşan zararın tazmini isteminde bulunmuştur.Davalı vekili, işin davalı şirket ve dava dışı Hafriyet Elektrik Taahhüt Ticaret Ortak girişimi tarafından yapıldığını, diğer işletmenin de davaya dahil edilmesi gerektiğini, aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğunu ayrıca esasa dair itirazlarda bulunarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içerisinde bulunan 23/07/2012 tarihli Parke Yol Yapım İşine ait sözleşmenin incelenmesinde, sözleşmenin Belediye Fen İşleri Müdürlüğü ile Hafriyat İnşaat Taahhüt Nakliye Ticaret Limited Şirketi-Hafriyet Elektrik Taahhüt Ticaret İş Ortaklığı arasında imzalandığı anlaşılmıştır. Bu itibarla davalı ile dava dışı ticari işletme arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkta, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi ya da birine karşı dava açılması da mümkün bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık şeklinde yürütülen iş ve işlemlerden dolayı oluşacak olan uyuşmazlıklar sonunda açılacak olan davada, ortaklığı oluşturan tüm kişilerin davada taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, yapılacak iş, davalı ve dava dışı ticari işletme tarafından adi ortaklık olarak üstlenilmiş olduğundan davalı yanında diğer ortak olan Hafriyet Elektrik Taahhüt Ticaretin de davada taraf olarak yer alması gerekir. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek, adi ortaklığı oluşturan diğer işletmenin davaya katılımı sağlanmadan işin esası incelenerek yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve taraflardan peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, 12.02.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sorry, the comment form is closed at this time.