Bilgi Deposu

Yüz Kızartıcı Suçların Adli Sicil Kaydından Silinmesi

 

 

Adli sicil kayıtlarının tutulması ve saklanmasından Adli Sicil Genel Müdürlüğü sorumludur. Silinen adli sicil kayıtlarının arşivlenmesi keyfiyetini Adli Sicil Genel Müdürlüğü’nün, ilgili kanunlarda yüz kızartıcı olduğu açıkça belirtilen suçlar ile sınırlı tutuğu söylenebilir. Yüz kızartıcı suçun belirsizliğinin bazı suçların daha başka ve daha ağır cezalar doğurması sonucu yaratabileceği için, insan haklarının ve insan hakları evrensel beyannamesi ve kendi Anayasamızın “Kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi göz önünde tutularak düzenlenmesi şarttır. Yine, ceza hukukundaki kıyas yasağı da, “gibi” edatıyla söz konusu suçları benzetme yapılarak çoğaltmaya fırsat tanındığından hukukun temel ilkelerine ters düşmektedir.

Bu nedenle, temel hak ve özgürlükler açısından bu denli önemli bir konuyu, başta idare olmak üzere yargı organlarının takdirine bırakması hiç sağlıklı görülmemektedir. Ancak, 10.07.2008 tarih ve 5786 sayılı Kanunla Özel Ceza Kanunlarında yapılan değişikliklerde “yüz kızartıcı suç ve gibi” terimleri kullanılmamış, suçlar tek tek sayılmıştır. Bütün kanunlarda ortak kullanılan suçlar olduğu gibi, bazı özel kanunlarda sayılan suçlar diğer bazı özel kanunlarda sayılmamıştır.

Yüz kızartıcı olarak sayılan suçlar adli sicilden silinir ancak, arşiv kaydına alınır. Adli sicil kaydı ve arşiv kaydı bu yönüyle birbirlerinden farklıdırlar. Bu suçlarda arşiv kaydının silinmesi ise, 5352 Sayılı Adli Sicil Kanunu 12. Maddesindeki şartların gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar ise bahsi geçen kanun maddesi uyarınca:

“Arşiv bilgileri;

a) İlgilinin ölümü üzerine,

b) Anayasanın 76 ncı maddesi ile Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarda bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren;

1. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşuluyla on beş yıl geçmesiyle,

2. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın otuz yıl geçmesiyle,

c) Diğer mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl geçmesiyle, tamamen silinir.

(2) Fiilin kanunla suç olmaktan çıkarılması halinde, bu suçtan mahkûmiyete ilişkin adlî sicil ve arşiv kayıtları, talep aranmaksızın tamamen silinir.

(3) Kanun yararına bozma veya yargılamanın yenilenmesi sonucunda verilen beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararının kesinleşmesi halinde, önceki mahkûmiyet kararına ilişkin adlî sicil ve arşiv kaydı tamamen silinir.

(4) Akıl hastalığı nedeniyle hükmedilen güvenlik tedbirlerine ilişkin kayıtlar, infazının tamamlanmasıyla tamamen silinir.” Şeklinde düzenlenmiştir.

  • Buraya tıklayarak diğer makale, örnek karar ve dilekçelerimize ulaşabilirsiniz
Fatih Üçgül

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

3 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

3 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

5 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

6 ay ago