Uyuşturucu madde ticareti suçunun faili kural olarak herkes olabilir. Bu suçların faili olabilmek için Kanun herhangi bir vasfa sahip olmayı aramamıştır. Ancak bu suç, bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenir ise, faile verilecek ceza artırılır.
Öte yandan, uyuşturucu ve uyarıcı madde suçlarının faili herkes olabilirse de, bahsi geçen bu suçun belirli kimseler tarafından işlenmesi suçun artırım nedeni olarak öngörülmüştür. Nitekim TCK 188/8. Maddesinde bu suçun tabip, eczacı, diş tabibi, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi, bu suçların kişi bakımından nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir.
Mağdur, suçu oluşturan eylemden doğrudan etkilenen kişi veya kişilerdir. Bir başka deyişle mağdur, ceza normu tarafından korunan ve suç tarafından ihlal edilen yani suçun hukuki konusunu oluşturan hukuki çıkarların sahibidir. Bu suçun mağduru tüm toplumdur. Hatta bu toplum, yalnızca bir ülkede yaşayan bir toplum değildir, başka ülkelerde yaşayan insanlar da bu suçun mağduru konumundadır. O halde bu suçların mağdurunun tüm insanlık olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Uyuşturucu madde ticareti suçlarının hukuki konusu uyuşturucu ve uyarıcı maddenin kendisidir. TCK m. 188, 190 ve 191. Maddelerinde yer alan suç tiplerinde belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı madde esas itibariyle aynı olmakla birlikte her üç madde metninde uyuşturucu veya uyarıcı maddeden ne anlaşılması gerektiği açıklanmamış, TCK’nın 6. Maddesinde yer alan tanımlar arasında da uyuşturucu veya uyarıcı madde ile ilgili bir tanıma yer verilmemiştir.
TCK’nın 188. madde gerekçesinde bu hususa açıkça değinilmektedir. Buna göre; “burada uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin nelerden ibaret bulunduğu tanımlanmadığı gibi bunların teker teker gösterilmesi yoluna da gidilmemiştir. Bunun nedeni, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin ve aynı etkiyi yapan ilaç ve sentetiklerin kötüye kullanılmalarının yaptırım altına alınarak güçlü bir sosyal savunmanın sağlanmasıdır. Böylece, psikotrop madde olarak, uyuşturucu veya uyarıcı etkisi yapan ve kişilerde bağımlılık meydana getiren bütün maddelerin, bu suçun konusunu oluşturacağı” ifade edilmektedir.
Birbirinin alternatifi olarak gösterilen hareketlerden biri ile işlenebilen suçlara “seçimlik hareketli suç” adı verilir. Kanunda gösterilen hareketlerden birinin gerçekleştirilmiş olması yeterlidir; hepsini gerçekleşmiş olması gerekemez. Nitekim, TCK m.188’de yer alan uyuşturucu madde ticareti suçu da seçimlik hareketli bir suç olarak düzenlenmiştir. Bu bakımdan aşağıda belirtilen iki grup eylemden herhangi birini gerçekleştirmek suretiyle bu suç işlenmesi mümkündür:
Ceza hukukunda manevi unsur, işlenen fiil ile fail arasındaki bağı ifade eder. Dolayısıyla suçun kastla mı yoksa taksirle mi işlendiğini belirtir. Uyuşturucu madde imal, ihraç ve ithal suçları, kasten işlenen suçlardandır. Buradaki ifade edilen kast genel kast olduğundan failin fiiline konu maddenin uyuşturucu madde olduğunu bilmesi ve kanunda yer alan hareketleri bilerek ve isteyerek yapması gerekir.
Uyuşturucu madde imal, ihraç ve ithal suçlarının, kanunda özel olarak taksirli hali düzenlenmemiştir. Dolayısıyla uyuşturucu madde ticareti suçunun taksirli olarak işlenmesi mümkün değildir.
Suçun temel şekline ilave edilen ve cezanın artırılmasını veya indirilmesini gerektiren hallere, suçun nitelikli halleri denmektedir. Böyle durumlarda kanunda belirtilen suçun basit halinin yanında ek bir hareket, bir unsur ortaya çıkacaktır. Uyuşturucu madde ticareti suçu ağırlaştırıcı nedenleri TCK madde 188/3 vd. fıkralarında düzenlenmiştir. Buna göre;
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…