Mirastan yoksunluk kanunda yazılı nedenlerin varlığı halinde miras bırakanın ayrıca bir işlem yapmasına ya da beyanda bulunmasına gerek kalmadan hüküm ifade eden, kişinin mirasçı veya vasiyet alacaklısı olma sıfatını kaybetmesi sonucuna yok açan hukuki bir kavramdır. Bu hukuki durumun sonuç doğurması ölümle ve kendiliğinden olmaktadır. Hakimin tespitine gerek yoktur.
Türk Medeni Kanunu m.578’de sayılan kişilerin mirasçı olamayacakları, ölüme bağlı tasarrufla hak edinemeyecekleri ancak ve ancak miras bırakanın affı neticesinde yoksunluklarının ortadan kalkacağı hükmedilmiştir. Mirastan yoksunluk Tmk 578.madde de düzenlenmiştir. Eski medeni kanunda af ile mahrumiyetin kalkmayacağı düzenlenmişken mevcut durumda affın yoksunluğu kaldıracağı kabul edilmiştir. TMK m.578’de sayılmak suretiyle belirlenmiş mirastan yoksunluk sebepleri ise;
Mirastan yoksunluk halinin kime etki edeceği hususu TMK m.579/1 uyarınca sadece yoksun olan nezdinde hüküm doğuracağı, yoksun bırakılanın altsoyunu etkilemeyeceği, altsoyun mirasçılığının devam edeceği düzenlenmiştir. Tabii ki burada bahsedilen altsoy, mirastan yoksunun miras bırakanın alt soyu olması durumları için geçerlidir. İradi mirasçıların altsoyları için ise durum tam tersi olup yoksunluktan onların da olumsuz etkilendikleri söylenebilir. Kısacası, mirastan yoksunun kaybettiği miras hakkı kanuni mirasçılarına intikal etmekte ancak atanmış mirasçıların ve lehine mal tesis edilmişlerin yoksunlukları halinde bunların altsoylarına miras hakkı tanınmamaktadır. Mirastan yoksun bırakılan yasal mirasçının altsoyu olmaması halinde ise kişinin hissesi terekeye döner ve bu mirasçı yokmuşçasına miras kalanlar arasında pay edilir. Mirastan yoksunluk sonuçları bu bakımdan önemlidir. Maddi ve manevi kayıplara neden olur.
Türk Medeni Kanunu m.578’de belirlenmiş olan sebeplerin varlığı halinde kişinin mirastan mahrum edileceği hükmedilmiş olup yine aynı maddede bu yoksunluk halinin uygulanması için herhangi bir mahkeme hükmü ya da miras bırakanın irade tasarrufu açıklamasına gerek duyulmadığı açıkça belirtilmiştir. Maddede sayılan gerekçelerden birinin gerçekleşmesi durumunda kişi başka hiçbir şeye lüzum kalmadan mirastan yoksun kalacaktır. Sadece affedilmesi durumunda mahrumiyet ortadan kalkacaktır. Mirasçılar açısından yaşanan çekişme hallerinde yararı bulunanlar tarafından tespit isteminde bulunulabileceği gibi bu tespit menfi müspet olabilir.
Mirasçılıktan çıkarılan mirasçının altsoyu yoksa bu durumda bu altsoy dışındaki mirasçıları ile eşi söz konusu yoksunluktan etkilenirler. Tıpkı ıskatta olduğu gibi, mirastan yoksun kalana ait miras payı aynı zümrede bulunduğu mirasçılarına paylaştırılır, eğer zümredeki tek mirasçı ise onun alt zümresine intikal eder. Mirastan yoksunluk sadece yoksun bırakılanı etkilemektedir. Kişisel olan bu durumun açıklaması da zaten yalnızca mirastan yoksun bırakılan birey nezdinde sonuç doğurması; altsoyları etkilememesi demektir. Tekrarlamakta fayda vardır ki bahsedilen altsoy kişinin yasal altsoylarıdır. Zira TMK m.579/2 hükmünde de açıkça anlaşılmaktadır ki; maddenin gerekçesi açıkça kişi dışında yasal mirasçıları için hüküm doğurmayacak olmasıdır. Yalnızca yasal mirasçıların hak kaybı yaşamamasını kapsayan bu hüküm atanmış mirasçılar ve lehine mal vasiyet edilenler hakkında uygulanmayacaktır.
Atanmış mirasçı ya da vasiyet alacaklısının miras bırakandan önce vefatı halinde mirasçılık hakları düşer. Bu kimselerin altsoyları ise terekede halefiyeti öne sürerek hiçbir hak iddia edemezler. Ancak yasal mirasçılar için bu durum tersiyle bakidir.
Mirastan yoksun bırakmadan etkilenen şahıslar ise saymak gerekirse;
Altsoyu bulunmayan mirastan yoksun kişinin miras hissesi miras bırakanın mirasçılarının paylarına eklenerek paylaştırılır. Mirastan yoksun bırakılan evlatlık için de aynı durum geçerli olmakla birlikte, evlatlık mirastan yoksun bırakılırsa evlatlığın mirasçısı yoksunluktan etkilenmez.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…