Bilgi Deposu

Kiraya Verenin İhtiyacı Nedeniyle Sözleşmenin Sona Ermesi

 

 

Kanunun 350.maddesine göre kiraya verenin, kiralanan şeyi kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, kira sözleşmesini; belirli süreli sözleşmelerde belirlenen sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde ise  kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyarak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açacağı dava ile sona erdirebilir.

Ancak buradaki gereksinim tabiri yerinde ise samimi ve gerçek olmalıdır. Yani sırf kira miktarını daha da yükseltmek veya başkasına kiralamak için tahliye davası açılmışsa burada gerçek ve samimi bir gereksinimden bahsetmek mümkün olmayacaktır.

Burada kiraya verenin tüzel kişi olması halinde ise tüzel kişi yalnız kendi işyeri ihtiyacı için tahliye talebinde bulunabilir, personeli veya yöneticisi için böyle bir talepte bulunamaz.

Ayrıca kiraya verenler paylı mülkiyet ilişkisi içerisinde ise yalnızca paydaşlardan biri tek başına gereksinim nedeniyle bu dava yoluna başvuramayacaktır. Bunun için Türk Borçlar Kanunu’nun 688.maddesine göre pay ve paydaş çoğunluğunun kararı gerekir. Elbirliği halinde mülkiyet var ise de maliklerin tamamının izni veya katılımı ile tahliye davası açmak mümkün olacaktır.

Türk Borçlar Kanunu’nun 355. Maddesinde ise üç yıl süreyle kiralama yasağı düzenlenmiş olup bu yasağa göre Kiraya veren kişi gereksinim amacıyla kira sözleşmesini sona erdirmiş ve kiralananın boşaltılmasını sağlamışsa, haklı bir sebep olmadan, kiralananı üç yıl geçmedikçe eski kiracısından başkasına kiralayamaz. Aksi halde kiraya veren eski kiracıya son kira yılında ödediği bir yıllık kira bedelinden az olmamak şartıyla tazminat ödenmekle yükümlüdür.

Ayrıca belirtmek gerekir ki kiracı kiralananı kullanırken üçüncü bir kişi kamulaştırma, cebri icra, miras gibi sebeplerle kiralananın yeni maliki olabilir. Bu durumda kanunun 351.maddesinde yeni malikin de eski malik gibi ihtiyaç halinde kira sözleşmesini sona erdirebileceği düzenlenmiştir. Buna göre kiralananın yeni malikinin de kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut veya işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, bu durumu kiracıya edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılı şekilde bildirmek zorundadır. Sonrasında kira sözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sona erdirebilir. Ayrıca yeni malik, dilerse ihtiyaç sebebiyle sözleşmeyi sona erdirme hakkını, sözleşme süresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı dava yoluyla da kullanabilir.

Bu durumda  kiraya veren yeni malik de kiralananı haklı bir sebep olmadan üç yıl süreyle başkasına kiraya veremeyecektir.

  • Buraya tıklayarak diğer makale, örnek karar ve dilekçelerimize ulaşabilirsiniz
Fatih Üçgül

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 hafta ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 hafta ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

1 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

1 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

3 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

4 ay ago