20 Nis Finansal Kiralama ( Leasing) Sözleşmesi
Finansal kiralama Sözleşmesi ya da leasing sözleşmeleri; ‘’kiralayanın, kiracının talebi ve seçimi üzerine üçüncü bir kişiden veya bizzat kiracıdan satın aldığı veya başka suretle temin ettiği veya daha önce mülkiyetine geçirmiş bulunduğu bir malın zilyetliğini, her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedeli karşılığında, kiracıya bırakmasını öngören sözleşmedir.’’
Bu sözleşmenin konusunu taşınır ya da taşınmaz birçok mal grubu oluştursa da kanunda bilgisayar yazılımlarının çoğaltılmış nüshaları hariç, marka,patent gibi sınai hakların finansal kiralamaya konu olamayacağı açıkça ortaya konulmuştur. Ayrıca 6326 Sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra satma ve geri kirala yöntemiyle yapılan leasing yöntemi de kabul edilmiş ve kanun kapsamına dahil edilmiştir.
Bu sözleşmede kiralayan taraf sadece finansal kiralama şirketleri olabilmektedir.Kiracı ise finansal kiralamayı kabul edeni ifade etmektedir. Tüketici, tacir ayrımı yapılmaksızın herkes bu sözleşmeye kiracı sıfatıyla taraf olabilir. Ancak doktrinde kiraya konu malların üretim amacına yönelik yatırım malları olması, niteliği itibariyle ticari bir sözleşme olması gibi sebeplerle tüketicilerin sözleşmeye taraf olamayacağı yönünde tersi görüşler de bulunmaktadır.
Finansal Kiralama sözleşmesi olağan ya da olağanüstü yollarla sona erebilir. Kiracının kira borcunu tamamlayarak kendiliğinden sona ermesi yahut kiracının iflası, kiracının ölümü veya fiil ehliyetini kaybetmesi, kiracının kira bedelini ödememesi sonucu temerrüde düşmesinden kaynaklı ve kanunda yazılı başkaca nedenlerden dolayı sona ermesi de mümkündür. Sözleşmenin feshinden itibaren ise kiraya veren, sözleşmeye konu mala el konulmasına yönelik mahkemelerden tedbir kararı alabileceği gibi, malın bedeli nispetinde teminat yatırarak dava süresince mal üzerindeki tasarruf hakkının da kendisine tanınmasını sağlayabilir.
Sorry, the comment form is closed at this time.