Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma
Alanya avukat olarak hizmet veren Aşıkoğlu Hukuk Bürosu, Eski Alanya Cumhuriyet Savcısı Mehmet Aşıkoğlu tarafından Alanya'da kuruldu.
alanya,hukuk,bürosu,avukat,dava,danışma,mehmet,aşıkoğlu,mehmet aşıkoğlu,savcı,eski,ceza,ticaret,haciz,alacak,borçlar,Mehemet,Aşıkoğlu,alanya,avukat,hukuk,bürosu,alanya avukat, mehmet aşıkoğlu, alanya hukuk bürosu
18920
post-template-default,single,single-post,postid-18920,single-format-standard,bridge-core-2.5,ajax_fade,page_not_loaded,,side_area_uncovered_from_content,vss_responsive_adv,vss_width_768,qode-theme-ver-14.2,qode-theme-bridge,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
 

Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma

Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma

T.C.
Yargıtay
23. Ceza Dairesi

Esas No           :2015/8739
Karar No        :2016/6055
MAHKEMESİ  :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ                    : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM            : TCK’nın 155/2, 62/1, 52/2, 51/1 maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası, erteleme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, mülkiyeti katılana ait bulunan CNC tezgâhı ve aksesuarlarını finansal kiralama sözleşmesi ile kiraladığı ve kullandığı, sözleşmede belirlenen ödemeleri zamanında yapmadığı için sözleşmenin fesih edildiği, sanığın teslim etmesi gereken bu malları katılana iade etmediği ve kullanmaya devam etmek suretiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan olayda,
Sanık savunması, katılanın yazılı beyanları ve dosya kapsamı itibariyle; sanığın finansal kiralama sözleşmesi konusu olan malları iade etmediği ve atılı suçun unsurlarının oluştuğu yönündeki mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Finansal kiralama sözleşmesinin fesih edilmesi ve ihtara rağmen sanığın teslim aldığı malları katılana iade etmediği, bu nedenle İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesine açılan davada da (09.12.2009 tarih, 2009/555 E., 2009/791 K. sayılı) davanın kabulü ile malların katılana iadesine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz istemlerinin reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla 30 gün”, “25 gün” ve “500” TL.” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, “4 gün” ve “80TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.

EnglishGermanSwedishRussiaFinlandIran Hemen Arayın