09 Eki Reddi Miras (Mirasın Reddi) Nedir?
Reddi Miras (Mirasın Reddi) Nedir?
Mirasın reddi; murisin ölümü üzerine yasal veya atanmış mirasçıların ölenin her nevi borç ve alacaklarıyla beraber oluşan mirasın hak ve yükümlülüklerini reddetmesi olarak tanımlanabilir.
Miras hukukunda geçerli olan külli halefiyet ilkesi gereği, yasal ve atanmış mirasçılar miras bırakanın ölümüyle kendiliğinden mirasçılık sıfatını kazanırlar. Mirasçılık sıfatı kazanıldığında artık murisin borçlarından yalnız tereke ile değil kendi şahsi mal varlıklarıyla da sorumlu hale gelirler.
Miras, muris ölümü ile mirasçılara derhal ve kanunen geçer. Bunun için kural olarak mirasçıların bir irade açıklamasında bulunmalarına gerek yoktur. Külli halefiyet ilkesi sonucu miras bir bütün olarak ve kendiliğinden mirasçılara geçer. Muris alacak ve borçları da mirasçılara geçer ve mirasçılar bundan sadece tereke ile değil kendi kişisel mal varlıkları ile de sorumlu olurlar. Muris bu şekilde borca batık olduğu durumlarda mirasçıların bundan sorumlu olmaması için “mirasın reddi” kurumu vardır.
Mirasın reddi hakkına yasal ve atanmış mirasçılar sahiptir. Mirasın reddi ancak mirasın geçmesinden sonra mümkündür. Murisin ölümü üzerine miras kendiliğinden mirasçılara geçeceğinden ancak bundan sonra miras reddedilebilir. Muris ölmeden ret hakkı doğmaz. Muris ölmeden önce ancak mirastan feragat sözleşmesi yapılması ya da miras hakkının temliki mümkündür. Mirasın reddi, Medeni Kanun 605-618. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Mirasın paylaşılması ve reddi, atanmış veya yasal mirasçıları ilgilendiren önemli bir konudur. Atanmış veya yasal mirasçılar iki şekilde “reddi miras” talebinde bulunabilirler:
Mirasın reddi, “Mirasın Gerçek Reddi” ve “Mirasın Hükmen Reddi” olmak üzere ikiye ayrılır.
Sorry, the comment form is closed at this time.