Yargı Kararları

Vatandaşlığa Alınmama Nedeniyle Özel Hayata Saygı Hakkının İhlal Edilmesi

Olaylar

Yabancı uyruklu başvurucu, Türk vatandaşlığı kazanmak amacıyla İçişleri Bakanlığına (İdare) başvurmuştur. Akabinde tapusu başka bir şahsa ait olan dairenin devrini alması nedeniyle kendisine mülk edinme amaçlı ikamet tezkeresi verilmiştir. Başvurucunun vatandaşlığa geçme talebi üzerine hakkında İl Emniyet Müdürlüğünce düzenlenen Tahkikat Formu’nda yaşantısının Türk örf ve âdetlerine uygun olmadığı vurgulanmıştır. Bunun üzerine başvurucunun Türk vatandaşlığına alınma talebi, 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nda yer alan iyi ahlak sahibi olmak şartını sağlamadığı gerekçesiyle İdare tarafından reddedilmiştir. Başvurucunun söz konusu işlemin iptali istemiyle açtığı dava İdare Mahkemesince, istinaf başvurusu da Bölge İdare Mahkemesince reddedilmiştir.

İddialar

Başvurucu, iyi ahlak sahibi olma şartını sağlamadığı gerekçesiyle vatandaşlığa alınma talebinin reddedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

5901 sayılı Kanun’da yabancıların belli şartları taşıması hâlinde yetkili makam kararı ile Türk vatandaşlığını kazanabileceği belirtilmiş, anılan şartlar arasında iyi ahlak sahibi olma sayılmıştır. Kanun’un gerekçesinde bu şartın aranmasının Türk vatandaşı olmak isteyen başvurucunun Türk örf ve âdetleri ile toplumsal yaşamına aykırı bir davranış içinde bulunmamasının ifade edildiği belirtilmiştir.

Vatandaşlığa kabul için mevzuatta aranan iyi ahlak sahibi olma şartının soyut bir içeriğe sahip olduğu, bu nedenle bu şartın sağlanıp sağlanmadığının başvurucuya özgü somut verilerle ortaya konulması gerektiği söylenebilir. Bundan hareketle karar mercilerinin -toplumsal yapıda zaman içinde meydana gelen değişimin ve gelişmelerin bir sonucu olan yaşam biçimlerindeki çeşitliliği de gözetmek suretiyle- somut olayın özelliklerine göre vatandaşlığa kabul hâlinde kamu düzeni bağlamında oluşacak sakıncaları yeterli ve ilgili gerekçe ile açıklamaları beklenir.

İşlemin iptali istemiyle açılan davada İdare Mahkemesi, başvurucu hakkında yürütülen tahkikatın sonucuna ilişkin tespitlere yer vermiş ve başvurucunun Türk vatandaşı olan evli bir şahısla 13 yıldır birlikteliğinin olduğu hususunun sabit olduğunu vurgulamıştır. İdare Mahkemesince başvurucunun yaşadığı evlilik dışı birlikteliğin anayasal koruma altında olan aile kurumunu zedeleyici, Türk toplumunun millî ve manevi değerlerine aykırı niteliği olması ve bu durumun toplumca hoş karşılanmasına imkân bulunmaması nedeniyle Türk vatandaşlığını kazanma şartlarından iyi ahlak sahibi olma koşulunun sağlanmadığı sonucuna ulaşılarak davanın reddine karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi de söz konusu kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunu reddetmiştir.

Derece mahkemesi tarafından başvurucunun iyi ahlak sahibi olma şartını taşımadığına yönelik gerekçe, başvurucunun Türk vatandaşı olan evli bir şahısla 13 yıldır birlikteliğinin olması hususuna özgülenmiştir. Bununla birlikte başvurucunun uzun süredir Türkiye’de yasal olarak kaldığı, bu süreçte kamu düzenini bozacak faaliyetlerinin olup olmadığı hususlarının birlikte değerlendirilerek vatandaşlığa kabul için gerekli olan şartların oluşup oluşmadığının tartışılması, kamu menfaatiyle kişinin menfaati arasında adil bir denge kurulması açısından elzemdir. Bu hususlarda herhangi bir değerlendirmeye tabi tutulmadığı, başvurucunun iyi ahlak sahibi olma şartını sağlayıp sağlamadığına ilişkin olarak derece mahkemesince bu doğrultuda bir araştırma yapılmadığı görülmüştür.

Buna göre somut olayda başvurucunun evlilik dışı birlikteliğinden hareketle 5901 sayılı Kanun’da yer alan iyi ahlak sahibi olma şartını sağlamadığına yönelik gerekçeden hareketle vatandaşlık talebinin reddedilmesiyle ortaya çıkan özel hayata saygı hakkına yönelik müdahalenin ilgili ve yeterli bir gerekçe içermediği ve bu bağlamda demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.

 

Buraya tıklayarak diğer makale örneklerimize ve dilekçe örneklerimize ulaşabilirsiniz.

Barış kaya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

4 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

4 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

4 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

4 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

6 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

7 ay ago