Yargı Kararları

Uyuşturucuyla İlgili Bazı Suçlarda Kamu Davası Açıldıktan Sonra Aynı Suçun Tekrar İşlenmesi Durumunda Dava Açılmasının Ertelenememesini Öngören Kuralın Anayasa’ya Aykırı Olmadığı

İtiraz Konusu Kural

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmiş kişinin, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması nedeniyle hakkında kamu davası açılmasından sonra anılan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda itiraz konusu kural uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.

Başvuru Gerekçesi

Başvuru kararında özetle; itiraz konusu kuralla ilk suç yönünden kamu davasının açılmış olmasının ikinci suç yönünden davanın açılmasının ertelenmesine karar verilmesine engel teşkil ettiği, bu durumun masumiyet karinesiyle bağdaşmadığı, nitekim sanık hakkında ilk suç nedeniyle açılmış davada mahkûmiyet dışında bir kararın verilebileceği, kuralla ise bu hususun gözardı edilerek mahkûmiyet kararı verileceği varsayımına dayanıldığı belirtilerek kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Anayasa’nın 38. maddesinin dördüncü fıkrasında “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” denilmektedir. Ceza hukukunun temel ilkelerinden olan masumiyet karinesi, hakkında suç isnadı bulunan bir kişinin adil bir yargılama sonunda suçlu olduğuna dair kesin hüküm tesis edilene kadar masum sayılması gerektiğini ifade etmekte ve hukuk devleti ilkesinin de bir gereğini oluşturmaktadır. Masumiyet karinesi uyarınca bir kişinin suçlu olarak nitelendirilebilmesi ve hakkında ceza hukukunun alanına giren yaptırımların uygulanabilmesi kesin hükümle mahkûm olmasına bağlıdır.

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmiş kişinin, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması nedeniyle hakkında kamu davası açılmasından sonra anılan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda itiraz konusu kural uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.

Kuralın gerekçesinden kişinin kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumundan sadece bir kez yaralanmasının amaçlandığı anlaşılmaktadır. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi ile ilgili kurallar kurumun tamamı gözetilerek değerlendirilmelidir. Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan yürütülen soruşturmalarda kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı sonrasında beş yıllık bir sürenin öngörülmesi ve belirli bir süre denetimli serbestlik tedbiri olarak bazı yükümlülüklerin yüklenmesi, kanun koyucunun suç ve suçlulukla mücadele, caydırıcılık ve suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla takdir yetkisi kapsamında kabul ettiği bir sistemdir. Bu bağlamda erteleme süresi içinde kendisine yüklenilen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar edilmesi, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alınması, kabul edilmesi, bulundurulması ya da kullanılması nedeniyle kamu davasının açılması sonrasında aynı suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının verilememesini öngören itiraz konusu kural da bu sistemin bir parçasıdır.

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumuyla kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan yürütülen soruşturmalarda Cumhuriyet savcısının soruşturma evresi neticesinde elde ettiği delillerle suçun işlendiği konusunda yeterli şüphenin var olduğu sonucuna ulaşması hâlinde dahi iddianamenin düzenlenmesi yerine şüphelinin bağımlısı olduğu maddeden kurtularak hayatına devam edip ailesine ve topluma katkı sağlaması için şüpheli hakkında dava açılması ertelenmekte ve kişinin denetim süresine ve gerekli görülmesi hâlinde bu süre içinde tedaviye tabi tutulmasına imkân tanınmaktadır. Buna rağmen erteleme süresi içinde kendisine yüklenilen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar eden, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden, bulunduran ya da kullanan kişi için var olan erteleme kararı kaldırılacak ve erteleme kararına konu suçtan dolayı kamu davası açılacaktır.

İtiraz konusu kural bu aşamadan sonra hüküm ifade etmekte ve kamu davasının açılmasının ardından aynı suçun tekrar işlenmesi durumunda kamu davasının ertelenmesi kararının verilememesini öngörmektedir. Kural uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilemeyecek olması ise ceza niteliğinde olmayıp bu suç bakımından anılan kurumdan yararlanma şartlarının gerçekleşmemesinin bir sonucudur. Başka bir deyişle kuralla kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumundan yararlanma şartlarından biri olarak daha önce anılan kurumdan yararlanmamış olma koşulu ihdas edilmiştir. Bu itibarla kural, şüphelinin yalnızca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumundan bir kez daha yararlanmasını engellemekte, peşinen suçlu kabul edilmesini veya bir cezaya tabi tutulmasını öngörmemektedir. Nitekim kural uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kurumundan bir kez daha yararlanamayan kişi hakkında yürütülen soruşturmada söz konusu suçun işlendiği konusunda yeterli şüpheye ulaşılamaması hâlinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi mümkün olduğu gibi yeterli şüphenin varlığı durumunda açılacak davada kişinin beraat etmesi de mümkündür.

Bu itibarla kanun koyucunun ceza siyaseti araçlarını ve bu araçlara ilişkin şartları belirleme konusunda sahip olduğu takdir yetkisi kapsamında öngörmüş olduğu kuralın hukuk devleti ilkesi ile masumiyet karinesini ihlal eden bir yönü bulunmamaktadır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralların Anayasa’ya aykırı olmadığına karar vermiştir.

 

Buraya tıklayarak diğer makale örneklerimize ve dilekçe örneklerimize ulaşabilirsiniz.

Barış kaya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 hafta ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 hafta ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

1 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

1 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

3 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

4 ay ago