Bilgi Deposu

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Düşürme- Sanıktaki Alkol Miktarı Yargıtay Kararı

Özet:

anığın olay sırasında dışa yansıyan davranışlarına ilişkin tespit bulunmadığı dikkate alındığında; sanığın alkol nedeniyle güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğine dair delil bulunmadığı anlaşılmakla; atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,

 

 

   T.C.
Yargıtay
12.Ceza Dairesi

Esas No:2013/9401
Karar No:2014/1935
K. Tarihi:29.1.2014

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olaydan yirmi dakika sonra yapılan ölçümde 64 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın, idaresindeki araçla seyir halinde iken, önünde aynı yönde seyreden araca arkadan çarpması şeklinde gerçekleşen olayda; 100 promilin üzerindeki alkol eviyesinin güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiği, geçen her saatte vücuttaki alkol seviyesinin 15 promil azaldığı bilindiğine göre; olay sırasında sanığın yaklaşık 69 promil alkollü olduğu, öndeki aracın sürücüsü N.. B..’ın kolluktaki ifadesinde, önüne aniden yayaların çıkması üzerine yayalara çarpmamak için ani fren yaptığını, bu sırada sanığın aracına arkadan çarptığını beyan ettiği, sanığın olay sırasında dışa yansıyan davranışlarına ilişkin tespit bulunmadığı dikkate alındığında; sanığın alkol nedeniyle güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğine dair delil bulunmadığı anlaşılmakla; atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

Lawyer Antalya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

4 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

4 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

4 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

5 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

7 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

7 ay ago