ALANYA NÖBETÇİ SULH CEZA MAHKEMESİ’NE
İTİRAZ EDEN :
ADRES :
İTİRAZ EDİLEN KURUM :
İTİRAZ KONUSU : Sokağa çıkma yasağı idari para cezasına itirazımdır.
AÇIKLAMALAR:
İl İdaresi Kanunu açık şekilde Valilere bazı konularda karar verme ile tedbir alma yetkisi sağlamış ise de, bu kanuna dayalı olarak sokağa çıkma yasağı verilmesinin Anayasa’nın 2. Maddesi kapsamında düzenlenen “hukuk devletinin belirlenmesi” ilkesine aykırılık teşkil ettiğini değerlendirmekteyim. 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 ve 72. Maddesi incelendiğinde ise hastalara ve şüpheli vakalara yönelik ev veya hastanelerde belirli süre karantinaya alınması, seyahat eden kişilere yönelik muayene uygulanması, belirli bir mahalde bulunan salgınlara ilişkin karantina uygulanması gibi yetkileri içerdiği görülmektedir.
İlgili maddelerde yer alan durumların Anayasanın 13. Maddesi ile 15. Maddesine göre aykırı olduğunu değerlendirmekteyim. Anayasanın 13. Maddesinde yer alan temel hak ve hürriyetlerin belli başlıklar halinde kısıtlanması ve yine Anayasanın 15. Maddesi incelendiğinde kişinin temel hak ve hürriyetlerinin kısıtlanmasının mümkün olduğu durumlardan savaş, seferberlik veya olağanüstü konuların meydana gelmesi gerekmektedir. Ancak korona virüs salgın bir hastalık niteliğinde olmakla beraber Anayasa belirtilen durumları sağlamamakta ve Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 ve 72. Maddeleri ile çelişmektedir. İl İdare Kanunun ile Umumi Hıfzıssıhha Kanunu kapsamında uygulanan sokağa çıkma yasağının Anayasa maddelerince aykırı olduğunun kanaatindeyim.
Yine tarafıma ceza kesilmesine neden olan sokağa çıkma yasağı kanun ile değil, genelge ile uygulanmaya başlanmıştır. Bu uygulama da Anayasanın özüne aykırıdır.
Yukarıda belirtilen aynı gerekçeler temelinde gerçekleşen, yine aynı konulu bir diğer idari para cezasına itiraz başvurusu, Türkiye Cumhuriyeti Adana 5. Sulh Ceza Hakimliği tarafından “idari yaptırım kararının hukuka aykırı olması nedeni ile 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 28/8-b maddesi gereğince” kabul edilerek, başvuru sahibine kesilen idari para cezası bahsi geçen Mahkeme tarafından “24.02.2021 tarihli ve 2021/1183 D.İş nolu karar” ile kaldırılmıştır. Bu kararın “emsal karar” teşkil ettiği kanaatinde olup kararı işbu itiraz dilekçesine ek olarak sunmaktayım.
“Bu Kanunda yazılı olan idarî para cezaları mahallî mülkî amir tarafından verilir” hükmünü içermesi karşısında; İdari yaptırım kararını verme yetkisinin mahalli mülki amire ait olması nedeniyle, olay (kabahat) tutanağını tutmakla görevli idari kolluğun idari para cezası tesis etmesi bakımından da işlemin “yetki” unsuru yönünden hukuka aykırı olacağı değerlendirilmiştir.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda kısaca açıklanan nedenlerle, itirazımın kabulü ile, yasalara aykırı olarak düzenlenen 3.150,00 TL idari para cezasının iptaline karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. 08/06/2021
Ad Soyad
İmza
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…