T.C. YARGITAY
6.Ceza Dairesi
Esas: 2015/1208
Karar: 2016/5621
Karar Tarihi: 29.06.2016
YAĞMA SUÇU – SANIĞIN BELİNDEN ÇIKARDIĞI BIÇAĞI MÜŞTEKİYE SALLAYARAK VURMAYA KALKIŞTIĞI VE MÜŞTEKİNİN KAÇARAK KURTULMASI ŞEKLİNDE GELİŞEN OLAYDA SANIĞIN EYLEMİNİN YAĞMAYA TEŞEBBÜS SUÇUNU OLUŞTURDUĞU – HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Yağma suçu yükletilen sanığın belinden çıkardığı bıçağı müştekiye sallayarak vurmaya kalkıştığı, ancak müştekinin kaçarak kurtulması şeklinde gelişen olayda; sanığın eylemlerinin bir bütün halinde yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu düşünülmeden, suçun vasıflandırılmasında yanılgıya düşülerek hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiştir. Hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
(5237 S. K. m. 35, 53, 149) (ANY. MAH. 08.10.2015 T 2014/140 E. 2015/85 K.)
Dava ve Karar: Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 17.Ceza Dairesinin 06.04.2015 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK’nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK’nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK’nın 53/1-b maddesinde yazılı, “seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak bozulmasına, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, “Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına,
II- Sanık hakkında silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Oluş ve dosya kapsamına göre; olay günü müştekinin tanık … ile birlikte bağlantı yolunda bulunan Ziraat Bankası önünde beklerken sanığın yanlarına gelip müştekinin koluna girdiği ve müştekiye hitaben “bana 100-TL vereceksin” dediği, müştekinin parasının olmadığını söylemesi üzerine sanığın “para vereceksin lan, eğer vermezsen evini yakarım, çoluğunu çocuğunu öldürürüm, bana kimse bir şey yapamaz, bana … …derler” şeklinde müştekiyi tehdit ettiği, müştekinin korkup “polis” diye bağırması üzerine, sanığın belinden çıkardığı bıçağı müştekiye sallayarak vurmaya kalkıştığı, ancak müştekinin kaçarak kurtulması şeklinde gelişen olayda; sanığın eylemlerinin bir bütün halinde TCK’nın 149/1-a, 35. Maddelerinde düzenlenen yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu düşünülmeden, suçun vasıflandırılmasında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sonuç: Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak bozulmasına, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasını, 29.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…