Categories: Yargı Kararları

Nafaka Borcunun Ödenmemesi Şikayet Süresi Yargıtay Kararı

19.Ceza Dairesi         2015/17807 E.  ,  2015/9225 K.
“İçtihat Metni”

Tebliğname No : KYB – 2015/306126
Nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık Ü.. K.. hakkındaki şikayetin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 347. maddesi gereği şikayet hakkının 3 ay içerisinde kullanılmadığı gerekçesi ile düşürülmesine dair Ankara 11. İcra Ceza Mahkemesinin 02/12/2014 tarihli ve 2014/164 esas, 2014/151 karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Ankara 12. İcra Ceza Mahkemesinin 08/12/2014 tarihli ve 2014/108 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 28/08/2015 gün ve 56634 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/09/2015 gün ve KYB. 2015-306126 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Ankara 11. İcra Ceza Mahkemesince, icra emrinin tebliğinden sonra nafaka borcunu ödememek suçunun 26/11/2013 tarihinde oluştuğu, İcra ve İflas Kanunu’nun 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının fiilin öğrenildiği tarihten itibaren 3 ay olduğu ve nafaka borcunun ödenmemesi derhal bilinebileceği gerekçesi ile şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmiş ise de, 2004 sayılı Kanun’un 347. maddesinde şikayet hakkının fiilin öğrenildiği tarihten itibaren 3 ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren 1 yıl geçmekle düşeceğinin düzenlendiği, nafaka alacağının tahsiline yönelik Ankara 15. İcra Müdürlüğünün 2012/6528 sayılı icra dosyasında, şikayete konu 2014 yılının Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin nafaka borcunun cari olduğu tarihten sonra alacaklı tarafından icra dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığı, borcun ödenmediğine muttali olduğuna ilişkin dosya kapsamı itibari ile herhangi bir bilgi ve belge de bulunmadığı, buna göre öğrenme tarihinin İcra Mahkemesine şikayetin yapıldığı 19/06/2014 tarihi olarak kabulünün gerektiği, Kanun’un 347. maddesi uyarınca öngörülen 3 aylık ve 1 yıllık hak düşürücü sürelerin şikayet tarihi itibari ile henüz dolmadığı gözetilerek, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Ankara 12. İcra Ceza Mahkemesinin 08/12/2014 tarihli ve 2014/108 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

Lawyer Antalya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

3 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

3 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

5 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

6 ay ago