Dilekçe Örnekleri

KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI DİLEKÇESİ

-ÖRNEK DİLEKÇE-

ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE

 DAVALI                   :

ADRES                       

VEKİLİ                      :

ADRES                      

DAVALI                   :……….. Belediyesi

ADRES                      :……………………………….. Ankara

TALEP KONUSU     :Mülkiyeti müvekkile ait Ankara İli, Yenimahalle İlçesinde bulunan, …. Ada .. Nolu parsel uhdesinde kalan …. m2 taşınmaza, davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadan el atılmış olduğundan, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 000,00 TL tazminatın işbu dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalı idareden alınarak müvekkile verilmesi talebidir. 

DAVA DEĞERİ          :Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli için şimdilik 000,00 TL

AÇIKLAMALAR

Müvekkil A… B… ekte sunmuş olduğumuz tapu senedinden (EK-1) de anlaşılacağı üzere Ankara İli, Yenimahalle İlçesinde bulunan, … Ada .. Nolu parsel uhdesinde kalan … m² niteliği tarla olan kat irtifakı bulunan taşınmazın … oranında pay sahibidir.

Kat Mülkiyeti Kanunu 16. Maddesi “Kat malikleri ana gayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Kat malikleri ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler; bu hakkın genel kömürlük, garaj, teras, çamaşırhane ve çamaşır kurutma alanları gibi yerlerdeki ölçüsü, aksine sözleşme olmadıkça, her kat malikine ait arsa payı ile oranlıdır.’’ gereğince müvekkil, … Apartmanı ortak alanlarına da hissesi oranında maliktir.

Müvekkilin kat maliki olduğu söz konusu taşınmaz, Ankara’nın en kalabalık ilçelerinden biri olan Yenimahalle ilçesinin oldukça işlek bir bölgesi olan Batıkent …… Caddesi üzerinde yer almaktadır. Taşınmazın bulunduğu bölge son derece değerlidir. Cadde boyunca çok katlı binalar ve iş merkezleri bulunmakta olup, taşınmaz ticari ve sosyal tesislerin ortasında bulunmaktadır.

Söz konusu taşınmazın bulunduğu ada parsel üzerinde, 20.. yılında, davalı belediye tarafından kamunun kullanımına tahsis edilmek üzere yolun genişletilmesi ve kaldırım yapılması ile merdiven inşa edilmiştir. Bu merdiven Batıkent …… Caddesi üzerinden … Parkına geçiş yolu sağlamak amacıyla, davalı idarece kamulaştırma kararı alınmadan, irtifak hakkı tesis edilmeden ve bedeli ödenmeden kamu kullanımına tahsis edilmiştir. Bu şekilde merdiven inşa edilen en az … m², müvekkil tarafından kullanılamamaktadır.

TAZMİNAT TALEBİMİZ HAKKINDA

Müvekkilin kat maliki olduğu taşınmazı işgal eden idare, bu işgalle ilgili ne bir kamulaştırma kararı almış ne de bu kamulaştırma işlemiyle ilgili müvekkile bir tebligat yapmıştır. Bu şekilde idare, müvekkilin muvafakati olmaksızın ve müvekkilin maddi kaybı kendisine ödenmeksizin kamulaştırma kararı dahi olmadan yolun genişletilmesi ve kaldırım yapılması ile merdiven inşa etmek suretiyle ana gayrimenkulden ayırdığı kısma el atmıştır.

2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun satın alma usulünü açıklayan 8. Maddesi gereğince “İdare, kıymet takdir komisyonunca tespit edilen tahmini bedeli belirtmeksizin, kamulaştırılması kararlaştırılan taşınmaz mal, kaynak veya bunların üzerindeki irtifak haklarının bedelinin peşin veya bu Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılıyor ise, bu fıkradaki usullere göre taksitle ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak veya idareye ait bir başka taşınmaz malla trampa yoluyla devralmak istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike bildirir.” Ancak davalı idare tarafından müvekkile usulünce tebliğ edilen bir karar veyahut talep yazısı bulunmamaktadır.

Anayasamızın 46. Maddesi uyarınca “Devlet ve kamu tüzel kişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunla gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idarî irtifaklar kurmaya yetkilidir.” Ancak davalı idare, el atmanın gerçekleştiği tarihten bugüne kadar, müvekkile uğratıldığı değer kaybına binaen herhangi bir ödeme yapmamıştır. Söz konusu kısım yıllardır merdiven olarak kamuya açık kullanılmaktadır. Bu zamana kadar bedelin ödenmesi müvekkile teklif dahi edilmemiştir. Bu durum müvekkilin hakkına tecavüz olup, mülkiyet hakkının özüne dokunan bir işlemdir.

Mahkemenizce yapılacak incelemeler neticesinde emsal diğer taşınmazların değerleri, taşınmazın bulunduğu konum, ulaşıma etkisi ve diğer faktörler de göz önüne alındığında verilen zararın ne denli büyük olduğu anlaşılacaktır. Müvekkilin kat maliki olduğu taşınmaz idare tarafından değer kaybına uğratılmıştır.

Yerleşik içtihatlar uyarınca kamulaştırma yetkisine sahip idare tarafından kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılması, el atmanın kamu yararı amacıyla yapılmış olması, el atmanın hukuka aykırı olması ve el atmanın kalıcı olması şeklindeki unsurların sağlanmış olması gerekmektedir. Davaya konu olayda müvekkile herhangi bir kamulaştırma kararının tebliğ edilmemiş olması, inşa edilen merdivenin kamuya tahsis edilmiş olması, el atmanın müvekkile bildirilmemesi, muvafakatinin alınmaması ve bedelinin ödenmemesi; inşa edilen merdivenin yıllardır kamu kullanımında olması ile kalıcı hale gelmesi sebebiyle usul ve yasanın aradığı tüm koşullar oluşmuş; davalı idarenin kamulaştırmasız el atma suretiyle müvekkilin hakkına tecavüz ettiği sabit hale gelmiştir.

Müvekkilin talep hakkı 20 yıllık hak düşürücü süreye tabi değildir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun “Hak Düşürücü Süre” başlığını taşıyan 38.maddesinde; “Kamulaştırma yapılmış, ancak işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırma hiç yapılmamış iken kamu hizmetine ayrılarak veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmaz malın malik, zilyed veya mirasçılarının bu taşınmaz mal ile ilgili her türlü dava hakkı yirmi yıl geçmekle düşer. Bu süre taşınmaz mala el koyma tarihinden başlar.” hükmü öngörülmüşse de söz konusu karar Anayasa Mahkemesi’nin 04/11/2003 tarih ve 25279 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan 10/04/2003 tarih, 2002/112 Esas ve 2003/33 Karar sayılı ilamı ile iptal edilmiştir. Neticeten, ikame ettiğimiz işbu davanın 20 yıllık bir süreye tabi olmadığı açıktır.

Söz konusu el atma, 221 Sayılı Kanun kapsamına girmemekte, İmar Kanunu’nun 18. maddesinin uygulanma alanına dâhil olmamakta, Kamulaştırma Kanunu’nun 35. maddesinin uygulanma alanına dâhil olmamakta ve acele kamulaştırma kapsamında da bulunmamaktadır. Böylelikle idarenin davaya konu eylemi tamamen alelade bir haksız fiil niteliğine dönüşmektedir.

Türk Borçlar Kanunu’nun 49. Maddesi uyarınca “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” Açıklanan sebepler ve kanun uyarınca davalı idarenin, müvekkile vermiş olduğu zararı tazmin etme yükümlülüğü bulunmaktadır.

2942 sayılı Kamulaştırma Kanuna eklenen geçici 6. maddenin 6. fıkrasında da belirtildiği üzere 1956 ile 1983 arasındaki dönem içerisinde uzlaşma yoluna başvuru zorunluluğu ile önce uzlaşma yoluna başvurulması ve uzlaşmanın sağlanamaması durumunda uzlaşmazlık tutanağının tanzim edildiği tarihten itibaren üç ay içinde bedel tespit davası açılması zorunluluğu bulunmaktadır. Ancak bedel davası açmadan evvel uzlaştırma yoluna başvurma gibi bir dava şartı ya da üç ay şeklinde düzenlenen hak düşürücü süre, 1983 sonrasındaki dönemden sonra açılacak olan kamulaştırmasız el atma sebebiyle tazminat davalarında aranmamaktadır. Davalı idarenin el atma suretiyle inşa ettiği merdiven 20.. yılında yapılmışmış olmakla, uzlaştırma yoluna başvuru şartı ve üç aylık hak düşürücü süre şartına tabi değildir.

Müvekkilin söz konusu taşınmaza malik olduğu bu süreç içerisinde, kamulaştırma işlemi usulüne uygun bir şekilde kendisine tebliğ edilmemiş, çekişmesiz bedel ödenmemiştir ve bu şekilde kamulaştırma işlemi usulüne uygun tamamlanmamıştır. İdarenin usul ve yasaya aykırı bu işlemiyle işgal edilen taşınmazın kat maliki olan müvekkilin kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat talep etme imkânı doğmuştur.

Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 11/12/2018 Tarih 2017/15653 Esas ve 2018/24250 Karar ilamı ile “Taşınmazın 1.389,06 m2‘lik bölümünden yol geçirilmek suretiyle fiilen el atılmış olup, proje bütünlüğü açısından taşınmazın geriye kalan bölümüne de fiili el atmanın gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle taşınmazın tamamının bedeline hükmedilerek tescil ve terkin hükmü kurulması gerekir.” kararı verilmiştir. Bu suretle değer tespitinin proje bütünlüğü dikkate alınarak yapılması gerektiğinden, Mahkemenizden öncelikle müvekkilin uğratılmış olduğu zararın tespit edilmesini talep ediyoruz.

Davalı idare ……. Belediyesi tarafından kamulaştırma bedelinden kaçmak için dava konusu parsele kamulaştırma yapılmadan el atılmış ve müvekkilimin, parselinden yararlanma hakkı ortadan kaldırılmış bulunduğundan davalı idareden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte alınarak müvekkile ödenmesi için iş bu davanın açılması zorunluluğu doğmuştur.

HUKUKİ SEBEPLER  : HMK, TMK, TBK, Kamulaştırma Yasası, Avukatlık Kanunu ve sair ilgili mevzuat

 DELİLLER                     : ……. Belediyesi Emlak ve İstimlak Daire Başkanlığı Kamulaştırma Şube Müdürlüğü’nden ilgili bilgilerin Mahkemenizce sorulması, …… X Şehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı İmar Müdürlüğü’ne Mahkemece taşınmazın imar durumunun sorulması, Yenimahalle Bölge Tapu Sicil Müdürlüğünden taşınmaza emsal olabilecek tapu kayıtlarının Mahkemenizce istenmesi, Yenimahalle Kadastro Müdürlüğünden taşınmazın çap ve krokisinin Mahkemenizce istenmesi, Yenimahalle Belediye Başkanlığı Mali İşler Müdürlüğünce emlak vergi değerlerinin Mahkemenizce istenmesi, Taşınmaza ait fotoğraflar, Tapu kayıtları, Mahallinde yapılacak keşif, bilirkişi incelemesi,  Resmi daireler nezdindeki sair diğer belgeler, Sayılan belgeler ve Sair her türlü delail

SONUÇ VE TALEP        : Yukarıda açıklanan ve Mahkemenizce re’ sen dikkate alınacak tüm nedenlerle,

1- Ankara İli, Yenimahalle İlçesinde bulunan, …. Ada .. Nolu parsel uhdesinde kalan …. m2 taşınmazın davalı idare …… Belediye Başkanlığı tarafından kamulaştırma yapılmadan el atılması nedeniyle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla taşınmaz bedeli için şimdilik 000,00 TL tazminatın işbu dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalı idarelerden alınarak müvekkile verilmesini,

2-Yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz. 30/12/2021

                          Davacı A… B… Vekili 

 

Buraya tıklayarak diğer makale örneklerimize ve dilekçe örneklerimize ulaşabilirsiniz.

Barış kaya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

2 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

3 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

3 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

5 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

6 ay ago