Categories: Bilgi Deposu

İkinci Kez Alınan Ders Ücretinin Hukuka Aykırılığı

Ülkemizde vakıf üniversiteleri tarafından alınan ders ücretleri ile ilgili hukuki uyuşmazlıklar bakımından Yüksek Öğretim Kurumu ve Yargıtay Hukuk Dairesinin kararları bulunmakla birlikte günümüzde yargılama süreci devam eden birçok dava bulunmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 15.09.2008 tarihli kararı ile eğitim öğretim yılı içinde alınan ücret dışında öğrencilerden başarısız ders ve alt sınıf ders ücretlerinin yeniden alınmasının uygun olmadığı belirtilmiştir.

YÜKSEK ÖĞRETİM KANUNU’NUN 10. MADDESİ

Yüksek Öğretim Kanunu’nun 10. Maddesinde “Vakıflar tarafından kurulacak yükseköğretim kurumları çalışmalarının devlet yükseköğretim kurumları gibi her ders yılı sonunda yükseköğretim kuruluna sorarlar, bu kurumlar mali, idari ve ekonomik gibi konularda yükseköğretim kurulunun gözetimine ve denetimine tabidirler.” denilmektedir. Bu açık hüküm ile de ikinci kez ve haksız nitelikli tahsilat ile bu hükme aykırı olacaktır.

Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 15.09.2008 tarihli genel kurulunda, “2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunun ek 10 maddesine göre mali, idari ve ekonomik konularda kurulun gözetim ve denetimine tabi olan vakıf yükseköğretim kurumlarında okuyan öğrencilerden kayıt yaptırdıkları dönem ve eğitim-öğretim yılı için ücret alındığı, bir üst sınıfa geçen ve bir önceki eğitim-öğretim yılı dönemi için ücret ödemiş olan öğrencilerden daha önce alıp da başaramadığı ve yeniden alması gereken ücretleri daha önce alınmış/ödenmiş olan alt sınıf dersleri için bir ücret alınmasının uygun olmadığına karar verilmiştir.

Davacı vekili davacının vakıf üniversitesinde güz yarıyılı döneminde eğitim aldığını ve eğitim ücretinin ödenmesine rağmen başarısız olunan dersler nedeni ile davacıdan 2. kez tahsilat yapıldığını, belirterek bedelin davalıdan tahsilini istemektedir. Güz yarıyılı döneminde davacının davalı üniversiteye eğitim ücreti toplamından daha fazla bedel ödediği, bu kapsamda davalı üniversitenin davacıdan haksız yere bedel tahsil ettiği anlaşılmaktadır. Haksız yere davacıdan tahsil edilen bedeli davalı üniversite yönünden sebepsiz zenginleşme teşkil eder ve sebepsiz zenginleşilen tutarın davacıya iadesi gerekir.

Tüm bu belirtilen hususlar dikkate alınarak yasa yoluna başvurularak haksız olarak alınan bedellerin iadesini sağlamak mümkündür. Bu davalar tüketici mahkemeleri tarafından görülecektir. Zira 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun madde 1’e göre

Bu Kanunun amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.

AYNI KANUNUN KAPSAM BAŞLIKLI 2. MADDESİNE GÖRE,

Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.

hükmü konulmuştur.

Vakıf üniversitelerinde okuyan öğrencilerin okula harç ödeme zorunluluklarının olduğu açıktır. Okuldan eğitim hizmeti almaları karşılığında öğrencilerin bir bedel ödemeleri nedeniyle üniversite ile öğrenci arasında üretici-tüketici ilişkisi kurulmaktadır. Vakıf üniversiteleri ile okula kayıtlı öğrenciler arasındaki ilişki Tüketici Kanunu 73. Maddede belirtilen ‘Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir’ hükmünün uygulama alanına girdiği için dava tüketici mahkemesinde görülecektir.

Tüketici mahkemesinde açılacak bu dava bakımından zamanaşımı süresi hesabında 6098 Borçlar Kanunu 82. Maddesinde belirlenen “Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.” Hükmü esas alınacaktır.

Yasal Uyarı: Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. T.C. Barolar Birliği’nin ilgili düzenlemelerine bağlı olarak hiçbir şekilde reklam, teklif, hukuki görüş amacı gütmez. Bu bilgilerin ulaşması hiçbir şekilde avukat-müvekkil ilişkisi doğurmaz. Bu sitenin ziyaret edilmesi yukarıdaki şartların kabul edildiği anlamına gelmektedir.
Barış kaya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

4 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

4 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

4 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

6 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

7 ay ago