İdare mahkemeleri, kural olarak yazılı yargılama usulüne göre yargılama yapar. İdari yargılamada inceleme evrak üzerinden yapılır. İdare mahkemesi, idari dava açıldıktan sonra davayla ilgili gerekli gördüğü her türlü bilgi ve belgeyi, talep olmasa bile kendiliğinden ilgili yerlerden veya taraflardan isteyebilir.
Taraflar, idari dava açtıktan sonra bu davalara ilişkin delillerin tespitini ancak davaya bakan Danıştay, idare ve vergi mahkemelerinden isteyebilirler. Davaya bakan idare mahkemesi istemi uygun gördüğü takdirde üyelerden birini bu işle görevlendirebileceği gibi, tespitin mahalli idari veya adli yargı mercilerince yaptırılmasına da karar verebilir.
İdare mahkemesinde yargılamalar evrak üzerinden yapıldığından tanık (şahit) dinlenmesi yada ifade alınması gibi bir yöntem yoktur. Ancak, tüm bilgi ve belgeler toplandıktan sonra keşif ve bilirkişi incelemesi yapılabilir.İdare mahkemesinde yazılı yargılama kural olmakla birlikte; bazı istisnai davalarda “ivedi yargılama usulü” uygulanır.
İvedi yargılama usulü uygulanacak istisnai davalar şunlardır:
İhaleden yasaklama kararları hariç ihale işlemleri hakkında açılan idari davalar,
Acele kamulaştırma işlemleri hakkında açılan idari davalar,
Özelleştirme Yüksek Kurulu kararları aleyhine açılan idari davalar,
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca yapılan satış, tahsis ve kiralama işlemleri ile ilgili açılan idari davalar,
2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca, idari yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu alınan kararlara karşı açılan idari davalar,
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca alınan Bakanlar Kurulu kararları aleyhine açılan idari davalar.
Sınırlı sayıda yukarıda yer alan idari davalar hakkında uygulanacak ivedi yargılama usulünün özellikleri şunlardır:
İvedi yargılama usulünde dava açma süresi 30 gündür.
İYUK m.11’de düzenlenen, bir idari işlem nedeniyle üst makama başvurulması halinde, dava açma süresine ek olarak süreler veren kurallar uygulanmaz.
İdare mahkemesi, 7 gün içinde ilk incelemeyi yaparak dava dilekçesi ve eklerini davalıya tebliğe çıkarır.
İvedi yargılama usulünde savunma süresi dava dilekçesinin tebliğinden itibaren on beş gün olup, bu süre bir defaya mahsus olmak üzere en fazla on beş gün uzatılabilir.
Savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır.
İvedi yargılama usulüne tabi davlarda yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilecek kararlara itiraz edilemez.
İvedi yargılama usulüne tabi davalar dosyanın tekemmülünden itibaren en geç bir ay içinde karara bağlanır. Ara kararı verilmesi, keşif, bilirkişi incelemesi ya da duruşma yapılması gibi işlemler ivedilikle sonuçlandırılır.
İdare mahkemesi tarafından ivedi yargılama usulüne göre verilen nihai kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçelerine cevap verme süresi on beş gündür. Temyiz istemi en geç iki ay içinde karara bağlanır. Karar en geç bir ay içinde tebliğe çıkarılır.
İvedi yargılama usulünde Danıştay evrak üzerinde yaptığı inceleme sonunda, maddi vakıalar hakkında edinilen bilgiyi yeterli görürse veya temyiz sadece hukuki noktalara ilişkin ise yahut temyiz olunan karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise işin esası hakkında karar verir. Aksi hâlde gerekli inceleme ve tahkikatı kendisi yaparak esas hakkında yeniden karar verir. Ancak, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan temyizi haklı bulduğu hâllerde kararı bozmakla birlikte dosyayı geri gönderir. Temyiz üzerine verilen kararlar kesindir.
Buraya tıklayarak diğer makale örneklerimize ve dilekçe örneklerimize ulaşabilirsiniz.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…