CMK’nın 231. maddesine 5560 SY ile eklenen “hükmün açıklanmasının geri
bırakılması” kurumu, Batılı ülkelerde uzun zamandır mevcuttur. Kurum 1950’li yıllardan bu
yana Kara Avrupası hukuk sistemlerinde varlığını sürdürmektedir. Uygulama önce AngloSakson hukukunda ortaya çıkmış ve daha sonra Avrupa ülkeleri ceza kanunlarında yerini
bulmuştur. Örneğin Fransız hukukunda 02.02.1945 tarihli Kanunla çocuk suçlular bakımından
uygulanmaya başlanmıştır. Daha sonra 1975 yılında yapılan değişiklikle yetişkinleri de
kapsamına almıştır. Yine Belçika’da 29.06.1964 tarihli kanun değişikliği ile hükmün
açıklanmasının geri bırakılması kurumu Belçika hukuk sistemine de girmiştir.
CMK’nın 231. maddesine 5560 SY ile eklenen beşinci fıkra şöyledir:
“Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya
daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri
bırakılmasına karar verilebilir. … Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün
sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.”
Kurum, modern ceza hukukunun, cezanın bireyselleştirilmesine ilişkin
ilkeleri ışığında değerlendirilmelidir. Pozitivist okulun klasik ceza okuluna en önemli
katkılarından birisi, suç işleyen kişinin somut özelliklerini ve tehlike halini incelemeye alması
ve yaptırımı bu inceleme sonucuna göre belirlemesidir. Modern ceza hukukunda suç işleyen
bireyin kişilik özellikleri, onu suç işlemeye iten dâhili ve harici tüm sebep ve saikler incelenir,
bu sebeplerin ortadan kaldırılmasına ilişkin tüm tedbirler alınır ve yaptırım da bu bağlamda
tespit edilir. Modern hukukta infaz, sadece genel ya da özel önlemeyi hedef almaz: Bunlardan
daha önemli olarak, suç işleyen bireyin topluma yeniden kazandırılmasını amaçlar. Suçla
bozulan toplumsal barış ve kaybolan huzur ve sükûn, toplumsal gelişme imkânını zedeler. Bu
da suç işleyen birey de dâhil olmak üzere tüm toplumun, doğa kanunlarını kavrama ve bunları
kullanarak evrensel gidişi yönlendirme, dolayısıyla toplumsal refahı yükseltme imkânlarını
zayıflatır. Bu sebeple suç için belirlenen yaptırımın, bozulan toplumsal barış ve sükûnu
yeniden tesis etmeye, böylece toplumsal gelişme imkânını süreli açık tutmaya yönelmesi
gerekir
Hükmün açıklamasının geri bırakılması da işte bu amaca yöneliktir. Suç
işleyen bireyin kişilik özelliklerini inceleyen yargıç, suç teşkil eden eylemin, onun kişilik
özelliklerinin zorunlu sonucu olmadığını, daha çok dış koşullardan kaynaklanan arızi bir tepki
niteliği taşıdığını, hayatının sonraki evresinde yeni suç işlemeye eğilimi bulunmadığını tespit
ederse, yaptırımı kişiselleştirmesi açısından başvurabileceği yollardan birisi de hüküm
açıklanmasını geri bırakmaktır.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…