HACİZ TESLİM HARCININ BİRDEN FAZLA ALINMASI UYGULAMASI
Harç, yapılan bir hizmet karşılığı olarak Devletin aldığı bir paradır. Yargı kararları ve doktrin
görüşü nazara alındığında harç, bir tür vergi olarak kabul edilmektedir.
Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi, bu hizmetin kanunla belirlenmesine ve bu
hususla ilgili harç alınmasına ilişkin düzenlemelerin de, mutlaka kanunda yer almasına
bağlıdır. Çünkü vergi kanunla konulup, kanunla alınmaktadır.
Son günlerde icra müdürlüklerinde özellikle icra iflas, haciz teslim satış harcı, tahsil harcı,
vazgeçme harçları konusunda uygulama birliği olmadığı görülmektedir.
Özellikle her adrese bir haciz teslim harcı, her parselin satışında ayrı bir satış harcı şeklinde
veya daire içerisinde, adliye içerisinde yapılan satışlardan dahi haciz teslim harcı aldıkları
görülecektir. Adalet Bakanlığı ise genellikle bu konuda uygulama birliği sağlanması açısında
yargı mercilerinin verdiği karar esas alınmalıdır şeklinde genelde görüş bildirmektedir.
Bugünkü inceleme konumuz olarak haciz teslim harcı uygulaması ele alınacak olup,
uygulamada ki sorunlar ele alınacak ve nihayet Yargıtay 12.HD’nin vermiş olduğu karar
paralelinde haciz teslim satış harcının nasıl alınması ve hangi durumlarda alınmaması
gerektiğini inceleyeceğiz.
492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 127 ve 128. maddelerinde, bu kanunda aksine hüküm
bulunmadıkça, harçların tamamı peşin ödenmedikçe harca mevzu işlemi yapılmayacağı ve
gerekli harçların ikmali yapılmadan yapılan işlemlerden memurun sorumlu olacağı
,mükellefler ile memurların birlikte sorumlu olacağı belirtilmişse de 8/5/1991 tarihli ve 3717
sayılı Adli Personel ile Devlet Davalarını Takip Edenlere Yol Gideri ve Tazminat Verilmesi
ile 492 Sayılı Harçlar Kanununun Bir Maddesinin Yürürlükten Kaldırılması Hakkında
Kanunun 2. maddesinde, “Daire dışında yapılması gereken her keşif ve icra işlemi için;
hâkimlere, Cumhuriyet savcılarına, askerî mahkemelerdeki subay üyelere, adlî tabiplere, icra
müdürleri ve yardımcıları ile icra işlemlerini yapmakla yetkili memurlara, Hazine
avukatlarına, Hazine avukatı olmayan il ve ilçelerde davaları takibe yetkili daire amirleri ve
3402 sayılı Kadastro Kanununa göre yetkili kılınan kişilere (275); yazı işleri müdürlerine,
hâkim veya Cumhuriyet savcısının kararı üzerine görevlendirilen sosyal çalışmacı, psikolog
ve pedagoglara, muhakemat hizmetlerinde görev yapan memurlara, zabıt kâtiplerine ve ceza
ve infaz kurum personeli hariç olmak üzere diğer adlî ve idarî yargı personeline (200);
mübaşir ve hizmetlilere (150) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu
bulunacak tutar kadar yol tazminatı ödenir….” hükmü yer almaktadır. Görülen işin birden
fazla olması halinde ise yol gideri uzaklıkla orantılı olarak ödenir şeklindedir.
İcra memurları ise uygulamada genellikle
1) Kıymet takdirlerinde birden fazla parsel olması halinde her parsel için ayrı bir harç
almaktadır.
2) Borçlunun aynı gün gidilen dosyasının aynı gün ve saatte gidilmesinde birden fazla haciz
işlem yapıldığı gerekçesiyle birden fazla harç alınması şeklinde işlem tesis ettikleri
görülmektedir.
3)Satışı yapılan birden fazla parsel olursa her parselin satışında ayrı bir harç aldıkları
görülmektedir.
4)Adliye önü, adliye bahçesi, icra müdürlüğü odasında yapılan satışlarda haciz teslim satış
harcını aldıkları görülmektedir.
Oysa uygulama nasıl olmalıdır:
Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2 nci maddesinde; yargı işlemlerinden söz
konusu Kanuna bağlı (I) sayılı tarifede yazılı olanların, yargı harçlarına tabi olduğu hüküm
altına alınmıştır.
Bahse konu tarifenin “İcra ve İflas Harçları” başlıklı bölümüne 6009 sayılı Kanunun 20 nci
maddesiyle 1/8/2010 tarihinden geçerli olmak üzere “III. Haciz, teslim ve satış harcı”
eklenmiş, söz konusu harcın tutarı 492 sayılı Kanunun mükerrer 138 inci maddesine
istinaden, 63 Seri Nolu Harçlar Kanunu Genel Tebliği ile 2013 yılı için 56,85 TL olarak
belirlenmiştir.
Harç, yapılan bir işlem veya verilen bir hizmet karşılığında tahsil edilen para olup, işlemin
gerçekleştirilmesi ile birlikte doğmaktadır. Nitekim 6009 sayılı Kanunla 492 sayılı Kanuna
bağlı anılan tarifede yapılan düzenleme neticesinde, icra dairesi dışında memur eliyle
yerine getirilecek her bir icra ve iflas işlemi için harç aranılması öngörülmüştür.
Aynı borçlunun aynı dosyadan birden fazla parsel taşınmazının satılması halinde yalnızca 1
adet haciz teslim satış harcı alınmalıdır. Aynı şekilde aynı borçlunun aynı gün ve saatte
yapılan birden fazla dosyasında birden fazla parselde yapılan kıymet takdiri veya fiili
hacizlerde tek harç alınması gerekmektedir.
Ayrıca adliye binası içerinde, adliye bahçesinde, icra müdürlüğü odasında yapılan satışlarda
harç alınması yasanın muhtevasına da aykırıdır. Çünkü daire dışında icra müdürü bir işlem
tesis etmemiştir. Harç icra dairesi dışında memur eliyle yerine getirilecek her bir icra ve
iflas işlemi için harç aranılması öngörülmüştür.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…