T.C.
YARGITAY 3. Hukuk Dairesi Esas No :2016/12465
Karar No :2017/2439
Karar Tarihi : 02.03.2017
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın
kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi
üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup
gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalı ile resmi nikâhlı 15 yıldır evli olduklarını, davalının kendisini
darp ettiğini, davalıya ait ceza davalarının bulunduğunu, davalının şu anda başka bir kadınla
yaşadığını, kendisinin ve evin ihtiyaçlarını temin etmediğini, bu nedenlerle aylık 300,00 TL tedbir
nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, duruşmadaki beyanında; yaklaşık bir yıldır davacıdan ayrı Zeynep isimli bir kadınla yaşadığını,
davacı ile aralarında resmi nikâh olmadığını, 2004-2014 yılına kadar davacı ile karı-koca hayatı
yaşadıklarını, nafakayı ödeyecek durumda olmadığını savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, tarafların 10 yıl resmi nikâh olmaksızın karı koca hayatı
yaşadıkları ve davalının daha sonra başka bir kadınla yaşadığı göz önünde bulundurularak; dava
tarihinden itibaren, aylık 200,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, tedbir nafakası istemine ilişkindir.
TMK’nun 195. maddesinde; “Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik
birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin
müdahalesini isteyebilirler…. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine Kanunda
öngörülen önlemleri alır.” Aynı yasanın, 197.maddesinde de; “Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle
kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama
hakkına sahiptir.
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine
birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının
yönetimine ilişkin önlemleri alır…” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosya kapsamına göre, tarafların bir süre gayri resmi nikâhla birlikte yaşadıkları daha sonra
ayrıldıkları anlaşılmaktadır. TMK’nın 197 ve devamı maddesinde öngörülen tedbir nafakası resmi
nikâhlı eş yönünden kabul edilen müesseseler olup, davacının davalının gayri resmi nikâhlı eşi olduğu
anlaşılmakla; gayri resmi eş yönünden nafaka talebinin tümden reddi gerekirken; mahkemece, davacı
ve davalının 10 yıl resmi nikâh olmaksızın karı koca hayatı yaşadıkları ve davalının daha sonra başka
bir kadınla yaşadığından bahisle, davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya
aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz,
temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi
gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100
sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme
yolu kapalı olmak üzere, 02.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…