Bilgi Deposu

EMSAL ÜCRETİN BELİRLENMESİ

Kamu kurumlarınca yapılacak denetimlerde ya da işçi tarafından açılacak alacak/tespit davalarında çalışanların ücretlerinin gerçek ücret üzerinden bildirilmediğinin tespit edilmesi halinde ise,

  • İşverenin elden ücret ödediği her bir ay için işyerine iki asgari ücret tutarından idari para cezası uygulanacak,
  • Durum denetim sonucu tespit edilmesi halinde ücret bordroları ve işletmenin tutmuş olduğu yevmiye defteri geçersiz sayılacak ve her bir geçersizlik hali için işyerine yarım asgari ücret tutarında (12 asgari ücret tutarını geçemez) idari para cezası uygulanacak,
  • İşçilere elden ödeme yapıldığının tespit edildiği yıllar için işyerinin almış olduğu “Asgari Ücret Desteği” iptal edilecek ve ilgili tutarlar yasal faizi ile SGK’ya geri iade edilecek,
  • İşveren, eksik bildirdiği prim ve vergileri gecikme zammı ile birlikte ilgili Kurumlara ödemek zorunda kalacak,
  • Nakit olarak ödenen ücretin ödenmediği iddiası sonrası çalışana yeniden ücret ödenmesi söz konusu olabilecektir.

Bu sonuçlar göz önüne alındığında ücretin elden ödenmesi işçi açısından önemli hak kayıplarına sebebiyet verirken işveren açısından da ciddi risk oluşturmaktadır.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2017/7955 Esas 2017/20925 Karar sayılı ve 11.12.2017 tarihli kararında da bu hususta emsal bir karar oluşturulmuştur. Buna göre;

“Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.”

Nitelikli Bir İşçinin İşin niteliğine göre asgari ücretle çalışması ‘hayatın olağan akışına aykırı‘

Çifteler‘de bir firmanın paketleme bölümünde forklift işçisi olarak çalışan genç ve arkadaşları, maaşlarının sigorta matrahında gösterilen bölümünü bankadan, kalan kısmı da iş yerinde bir odada işçilerin sıraya girmesiyle verilen zarfla aldıklarını belirterek, Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi‘ne tespit davası açtı. Çalışanın açtığı davayı yerel mahkeme reddetti.

İşçiler, zarf içinde elden para ödenmesine ilişkin iş yerinde bulunan kamera kayıtları görüntülerine ait CD‘yi de mahkemeye sundu. İşçilerin bir oda kapısı önünde sırada beklediklerine dair görüntülerde, odadan çıkanların elinde ince uzun zarfların olduğunun görüldüğü ortaya çıktı.

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, ‘Nitelikli ve tecrübeli bir işçinin, yaptığı işin özelliğine göre asgari ücret ile çalışması hayatın olağan akışına aykırıdır‘, diyerek yerel mahkeme kararının bozdu.

 

Yüksek Mahkemenin,Nitelikli ve tecrübeli bir işçinin, yaptığı işin özelliğine göre asgari ücret ile çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunun vurguladığı Kararında, işveren tarafından asgari ücret üzerinden düzenlenen belgelerin aksinin kanıtlanabileceğini ifade etti.

 

Aynı nitelikteki davalarda bahsi geçen zarf içinde elden para ödenmesine ilişkin iş yerinde bulunan kamera kayıtları görüntülerine ait CD‘nin dosyaya sunulduğunun hatırlatıldığı kararda; görüntülerde işçilerin bir oda kapısı önünde sırada bekledikleri ve içeriden çıkanların elinde ince uzun zarfların olduğunun görüldüğü belirtildi. Tanıkların da iş yerinde böyle bir uygulama olduğunu beyan ettiklerine işaret edilen Yargıtay kararında, işçilerin ücret bordrolarının da imzasız olduğu dile getirildi.

 

Forklift işçisi olarak çalışan işçiye Eskişehir Ticaret Odası yazısında 2007-2010 yıllarında emsal işi yapanların asgari ücretin yüzde 30 fazlası ücret aralığında ücret alabileceğinin bildirildiği kaydedildi.

Sena Doymuş

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

3 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

4 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

6 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

6 ay ago