Bilgi Deposu

Eğitim Nafakası Nedir ?

Ana ve baba olmanın bazı hakları da beraberinde getirdiğini biliyoruz. Ancak getirdiği haklardan çok daha fazlasını da ana ve babaya yükümlüyor.

Bu yükümlülüklerden en önemli ve uygulamada en çok problem yaşanan konulardan bir tanesi ise ana-babanın bakım yükümlülüğüdür.

Türk Medeni Kanunu’nun 328. maddesi ana ve babanın bakım yükümünü ve ne zamana kadar devam edeceğini şu şekilde tarif etmiş:

“Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.

Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.”

Kanunun birinci fıkrasında ana ve babanın bakım yükümlülüğünün çocuğun reşit (ergin) olmasına kadar süreceği kabul edilmiştir. Medeni Kanun’un 11. maddesine göre erginlik 18 yaşın doldurulmasıyla başlar.

18 yaşın doldurulmasının dışında bazı durumlarda daha önce de ergin sayılabileceği kabul edilmiştir. Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.

Bunun gibi evlenme de kişiyi ergin kılar:

“Evlenme kişiyi reşit kılar. (MK.md.11) Davacı zorla evlendirildiğini ileri sürüp evlenmenin feshini istediğine göre davacının aktif husumet ehliyeti olduğunu kabulü gerekmekle delillerin bu çerçevede değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davacının dava açmak yetkisi olmadığından söz edilip davanın reddi doğru değildir.” YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 1998/13557 Karar Numarası: 1998/830 Karar Tarihi: 10.02.1999

Ana ve babanın bakım yükümü kişinin ergin olması ile sona erer. Nafakanın kaldırılması için ayrıca bir dava açmaya gerek yoktur:

“Medeni Kanunun 148. maddesi uyarınca taktir ve tayin olunan nafakanın alacaklısı velayet kendisine tevdi olunan ana yada babadır. (Y.2.H.D.nin 29.1.1993 tarihli 13267-582 s.kararı) Velayet ve iştirak nafakası ödeme zorunluluğu çocuğun reşit olması ile kendiliğinden sona erer. (MK.11, 262 ve Y.2.H.D.nin 17.9.1985 tarihli 7799-7122 sayılı kararı) Şu halde Medeni Kanunun 161 ve müteakip maddelerinde gösterilen ve süregelen tedbirlerden olmayan Medeni Kanunun 148. maddesi uyarınca tayin olunan nafakanın kaldırılması için Medeni Kanunun 164. maddesi uyarınca bir ref davası açmaya gerek ve hukuki yarar yoktur.” YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2000/13611 Karar Numarası: 2000/14089 Karar Tarihi: 13.11.2000

Ancak 328. maddenin 2. fıkrası ile bir istisna belirlenmiştir. Bu istisna uyarınca çocuk ergin sayılsa dahi eğitiminin devam etmesi halinde ana ve babanın bakım yükümünün devam edeceği kabul edilmiştir.

Çocuğun eğitimi süresince bakım yükümü devam eder ancak bu da sınırsız, ilanihaye kabul edilmemiştir.

“Ana ve babanın bakım borcu, kural olarak çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK. m. 328). Ancak bu durumdaki yükümlülük, ergin olan çocuğun kendisi tarafından açılmış bir dava mevcutsa söz konusudur.” YARGITAY 2.HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2013/10251 Karar Numarası: 2013/23928 Karar Tarihi: 22.10.2013

Bu maddenin amacı ergin olmadan önce başlayan eğitimin, çocuğun 18 yaşını doldurması nedeniyle kesintiye uğramadan devam edebilmesidir.

“721 sayılı Medeni Kanun ile getirilen 328/11. fıkra hükmüne göre, ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına rağmen eğitimi devam ettiği takdirde kalkmamakta, devam etmektedir. ( 328/1 ). Çocuğun MK. 364. maddesi uyarınca ayrıca dava açmasına lüzum yoktur. Bu durumda hiç bir malvarlığı ve geliri bulunmayan davalıya eğitimi sona erinceye kadar davacı babanın bakma yükümlülüğü devam ettiğine göre, mahkemece; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2010/22576 Karar Numarası: 2011/1865 Karar Tarihi: 15.02.2011

Amaç çocuğun bir meslek sahibi olması ve edindiği bu meslek sayesinde kendi kendini geçindirebilecek duruma gelmesidir:

“Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. “  YARGITAY 3.HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2013/157 Karar Numarası: 2013/1813 Karar Tarihi: 07.02.2013

Ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçü sınırları içerisinde bakmalıdır:

“Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Somut olayda, davacı her ne kadar açıköğretim fakültesinde eğitimine devam ediyor ise de aynı zamanda asgari ücret düzeyinde maaşla çalışmakta, davalı ise emekli maaşı almaktadır. Bu durumda davacının TMK.nun 328/2. maddesinden yararlanmasına olanak bulunmamaktadır.” YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2012/17987 Karar Numarası: 2012/22454 Karar Tarihi: 01.11.2012

Ülkemizde üniversite sınavlarını kazanabilmek için kurslara gidilmesi ve çeşitli ek dersler alınması gerektiği Yargıtayca da kabul edilmiştir. Bu doğrultuda üniversiteye hazırlanan çocuğun ana ve babasından nafaka alma hakkı bulunmaktadır.

“Davacı reşit olan müşterek çocuk dava tarihi itibariyle üniversiteye hazırlandığı 1800 TL. kurs ücretinin bulunduğu, bilahare de Dumlupınar Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünü kazanmış olup, ihtiyaçları, birlikte kaldığı annesi tarafından karşılanmaktadır.”

Somut olayda, davalı babanın herhangi bir işinin bulunmaması, gelir ve mal varlığının da olmaması davalı babaya nafaka yükümlülüğünden kurtarmaz, zira en azından asgari ücret seviyesinde gelirinin bulunduğu kabul edilmeli; bu durum (babanın geliri ve mal varlığının bulunmaması) ancak nafaka miktarının takdirinde etkili olup, davanın tamamen reddini gerektirmez. Davalı, hakkaniyete uygun bir miktarda nafaka ödemelidir.”  YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2010/3576 Karar Numarası: 2010/4699 Karar Tarihi: 22.03.2010

Çocuğun devam mecburiyeti olmayan açık öğretim fakültesine kayıt yaptırmış olması halinde ana ve babanın nafaka ödemesi gerektiği kabul edilmiştir.

Eğitim süresi belirlenirken çocuğun meslek edinip edinmediğine bakılır. Bazı eğitim kurumlarından mezuniyet doğrudan bir mesleği yapma hakkı tanırken bazılarından mezuniyetten sonra staj gibi başkaca eğitim alınması da gerekebilmektedir. Ana ve babanın nafaka yükümlülüğü belirlenirken çocuğun mezun olduğu okul nedeniyle meslek sahibi olup olmadığına bakılır.

Lawyer Antalya

Recent Posts

SÖZLEŞME TÜRLERİ

SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…

3 ay ago

Birden Fazla Ada ve Parsel Üzerinde Kurulu Bulunan Sitenin Ortak Gider Alacağının Tahsiline İlişkin Davalar

KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…

3 ay ago

Nişanlanma

Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…

4 ay ago

Yalan Tanıklık Veya Gerçek Dışı Bilirkişilik Yapılması

Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…

4 ay ago

Ansökan Om Uppehållstillstånd i Turkiet

Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…

6 ay ago

Teslim Edilen Eserin Ayıplı Olması

Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…

7 ay ago