T.C. YARGITAY
22.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/10805
Karar: 2016/17961
Karar Tarihi: 16.06.2016
İŞÇİ ALACAKLARI DAVASI – DAVANIN BELİRSİZ ALACAK DAVASI OLARAK AÇILDIĞI – DAVACININ KISMİ ISLAH YOLU İLE DAVA TÜRÜNÜ VE DOLAYISIYLA TALEP SONUCUNU DEĞİŞTİREMEYECEĞİ – BUNU ANCAK DAVASINI TAMAMEN ISLAH EDEREK YAPABİLECEĞİ – HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Dava belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Davacı yargılamanın devamı sırasında, talep ettiği alacak miktarlarını arttırmak suretiyle davasını kısmen ıslah etmiştir. Ayrıca anılan kısmi ıslah dilekçesi ile dava türünü de kısmi dava olarak değiştirmiştir. Mahkemece ıslah dilekçesine itibarla dava, kısmi dava olarak kabul edilmiştir. Hal böyle iken davacının kısmi ıslah yolu ile dava türünü ve dolayısıyla talep sonucunu değiştiremeyeceği bunu ancak davasını tamamen ıslah ederek yapabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
(6100 S. K. m. 141, 176, 319)
Dava ve Karar: Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirterek, müvekkilinin davalıya ait hastane işyerinde 16.03.2005-25.02.2013 tarihleri arası çalıştığını, iş sözleşmesini emeklilik nedeniyle feshettiğini beyanla kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı cevabının özeti: Davalı Sağlık Bakanlığı vekili, davacı ile davalı idare arasında iş akdi ya da sözleşme olmadığından idareye husumet yöneltilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz: Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 319. maddesi uyarınca, basit yargılama usulü uygulanan davalarda iddianın ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi genişletilmesi yasağı vardır ve (karşı tarafın açık muvafakati bulunmadıkça) her iki taraf da, davanın belli bir aşamasından sonra, yaptıkları usul işlemlerini, kural olarak, değiştiremezler.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen “ıslah” kurumu, bu yasağın istisnalarından biridir (m. 141,2)
Bilindiği üzere, ıslah, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini, bir defaya mahsus olmak üzere kısmen veya tamamen düzeltmesine imkan tanıyan ve karşı tarafın onayını gerektirmeyen bir yoldur.
Öğretide ise ıslah, yukarıdaki tanıma benzer, taraflardan birinin yapmış olduğu usul işleminin tamamen veya kısmen düzeltilmesi olarak tanımlanmıştır. (KURU, Baki, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt:IV, İstanbul 2001, s. 3965; ALANGOYA/YILDIRIM/DEREN YILDIRIM, Medeni Usul Hukuku Esasları, İstanbul 2009, s.266; PEKCANITEZ/ATALAY/ÖZEKES, Medeni Usul Hukuku, Ankara 2009, s.361; ÜSTÜNDAĞ, Medeni Yargılama Hukuku, Cilt: I-II, İstanbul 1997, s.549; BİLGEN, Mahmut, Hukuk Yargılamasında Islah, Ankara 2010, s.1’de aktarılan tanımlar ve yazarlar; YILMAZ, Ejder, Medeni Yargılama Hukukunda Islah, Ankara 2010, s.49-50’de aktarılan tanımlar ve yazarlar).
Dava tamamen ıslah edilebilir. Davayı tamamen ıslah edebilecek olan davacıdır. Tamamen ıslahta davacı, davasını baştan (dava dilekçesinden) itibaren ıslah eder ve yeni bir dava dilekçesi verir. Davacı, davasını tamamen ıslah ederek talep sonucunu değiştirebilir. Mesela davacı tamamen ıslah yolu ile tazminat davasını tescil davası olarak değiştirebilir, ecrimisil (alacak) davasını müdahalenin (el atmanın) önlenmesi davası olarak değiştirebilir, tapu iptali davasını veraset ilamının (mirasçılık belgesinin) iptali davası olarak değiştirebilir.
Buna karşılık, talep sonucunun veya dava sebebinin genişletilmesi veya kısmen değiştirilmesi için başvurulan ıslah tamamen ıslah değil kısmi ıslahtır.(KURU, Baki, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt:IV, İstanbul 2001, s. 3965)
Somut olayda, dava belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Davacı yargılamanın devamı sırasında, talep ettiği alacak miktarlarını arttırmak suretiyle davasını kısmen ıslah etmiştir. Ayrıca anılan kısmi ıslah dilekçesi ile dava türünü de kısmi dava olarak değiştirmiştir. Mahkemece ıslah dilekçesine itibarla dava, kısmi dava olarak kabul edilmiştir. Hal böyle iken davacının kısmi ıslah yolu ile dava türünü ve dolayısıyla talep sonucunu değiştiremeyeceği bunu ancak davasını tamamen ıslah ederek yapabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.06.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…