Zamanaşımı
Dava zamanaşımını kısaca açıklamak gerekirse, suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içinde sonuçlandırılmamış ise, devletin cezalandırma hakkından vazgeçmesi ve ceza davasının düşmesi sonucunu oluşturan bir ceza hukuku kurumudur.
Ceza zamanaşımı ise, mahkumiyet hükmünün kesinleşmesinden itibaren belli bir sürenin geçmesiyle hükmün infaz edilmesinden vazgeçilmesidir.
Dava zamanaşımında devletin cezalandırma hakkı ortadan kalkar ancak ceza zamanaşımında hükmedilen cezanın infaz edilememesi söz konusu olur.
İki çeşit dava zamanaşımı vardır. Olağan dava zamanaşımı süresi ve uzamış dava zamanaşımı süresi. Buradaki fark zamanaşımının kesilmesine sebep olan bir etkenin olması durumudur. Bu durumda şüpheli veya sanık hakkında ‘uzamış zamanaşımı süresi’ uygulanır. TCK md. 66’ya göre, en hafif suçlarda olağan zamanaşımı süresi 8 yıl, aynı suçlara ilişkin uzamış zamanaşımı süresi 12 yıldır.
TCK’ya göre dava zamanaşımı süresi, her suç için kanunda belirlenen cezanın üst sınırı dikkate alınarak belirlenir. Yani önce suçun üst sınırı bulunur, suçun üst sınırına göre TCK md. 66/1’de düzenlenen zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı tespit edilir. Suçun kanundaki cezasının üst sınırı belli değilse, TCK md. 49’a göre, süreli hapis cezalarında üst sınır en fazla 20 yıl olarak kabul edilir.
Kanunda suçun cezası, seçimlik olarak “hapis cezası veya adli para cezası” şeklinde belirlenmişse, mahkumiyet kararında sanığa adli para cezası verilse dahi, dava zamanaşımı süresi hesaplanırken hapis cezasının üst sınırı dikkate alınır. Suçun cezası, “hapis cezası ve adli para cezası” şeklinde birlikte hükmedilen cezalardan ise yine hapis cezasının üst sınırı dikkate alınarak hesaplama yapılır.
Ancak dosyadaki deliller dikkate alındığında, mahkeme tarafından değerlendirme yapılırken suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerinin de işlenmiş olabileceği görülüyorsa, dava zamanaşımı süresi suçun nitelikli hali dikkate alınarak belirlenir (TCK md. 66/3).
Suçun temel şeklinde sadece arttırım yapmak suretiyle düzenlenen nitelikli halleri de dava zamanaşımı hesaplanırken göz önünde bulundurulacaktır.
Burada dikkat edilmesi gereken husus, dava zamanaşımı hesaplanırken sadece suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerinin dikkate alınmasıdır. Yani suçun daha az cezayı gerektiren nitelikli halleri varsa dava zamanaşımı süresi belirlenirken dikkate alınmaz.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…