İSTANBUL ….ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE
DOSYA NO: 2013/……….Esas
BEYANDA BULUNAN
DAVALI:
VEKİLİ:
DAVACI:
VEKİLİ:
KONU: Davacı vekilinin ………………………… tarihli dilekçesine ilişkin beyanlarımızı havi dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR
Davacı tarafından Sayın Mahkeme’ye sunulan ve tarafımızca ………………… tarihinde tebellüğ edilen ……………. havale tarihli dilekçenin kabulü mümkün değildir. Şöyle ki;
1- Davacı taraf dilekçesinde, müvekkilin kötü niyetli olarak vergi ödememe adına satış amacıyla ürünlerine kendisine konsinye olarak verildiğini iddia etmektedir. Davacının, müvekkile yönelik olarak yapmış olduğu vergi kaçırmak yönündeki iddialarını kabul etmemekteyiz. Daha önceki beyanlarımızda ayrıntılı açıkladığımız üzere taraflar arasında ticari deftere işlenmesi gereken her hangi bir ticari ilişki asla olmamıştır. Bu durum ise davacının taraflar arasında ticari ilişki olduğunu ispatlayıcı herhangi bir belge gösterememesinden de anlaşılmaktadır. Davacı şirket ticari bir tüzel kişiliğe sahip olup konsinye olarak müvekkile bırakıldığı iddia edilen mallara ait konsinye olduğunu gösterir sevk irsaliyelerini dava süresince dosyaya sunamamıştır. Davacı şirket tüzel kişiliğe sahip olmasına rağmen delil olarak ticari defterlerini gösterme imkanına sahip iken bu zamana kadar sadece kendileri tarafından tek taraflı olarak hazırlanan listeleri dosyaya ibraz edebilmişlerdir. Söz konusu belgelerin hukuken hiçbir geçerliliği yoktur.
2- Ayrıca davacı tarafça, dosyaya sunulan yazı fotokopi olup kesin süreye rağmen belge aslı da sunulamamıştır. Davacının sunduğu fotokopi evrakın altında imza dahi bulunmamaktadır. Fotokopi evrak kolay şekilde düzenlenebilecek bir evraktır. İmzası olmayan ve müvekkilce hiçbir zaman davacıya verilmemiş bir evrak dolayısıyla müvekkilimiz zan altında bırakılamaz. Bu çelişkili durum gerçeklerle bağdaşmadığı için sonradan bulunan bir yöntemle bu durumu gerçekte olmuş gibi göstermek tamamen haksız ve kötü niyetle hazırlanmış hayal mahsulü bir kurgudan ibarettir.
SONUÇ ve İSTEM: Yukarıda ayrıntılı olarak arz ve izah edildiği üzere; davacı iddialarını kabul etmediğimiz beyan eder; Mahkeme kasasında herhangi bir asıl evrak sunulamadığı, davacının kesin süreye riayet etmediği için fotokopi evrak üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına rızamız olmadığını bildiririz. Davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun açtığı davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini tensip ve görüşlerinize arz ederiz.
Davalı Vekili
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…