T.C.
YARGITAY
15. Ceza Dairesi
Esas No :2013/27999
Karar No :2016/3085
Karar Tarihi : 06.04.2016
DOLANDIRICILIK SUÇU – SANIĞIN KENDİ ALT SOYU ÜZERİNDEKİ HAK
YOKSUNLUĞUNUN KOŞULLU SALIVERİLME TARİHİNDEN İTİBAREN
UYGULANMAYACAĞI – SANIĞIN ALT SOYU DIŞINDAKİ KİŞİLERİ DE
KAPSAYACAK ŞEKİLDE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN UYGULANDIĞI –
HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASI
ÖZET: TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu
üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin
hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren
uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi
gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi hükmün düzeltilerek onanmasını
gerektirmiştir.
(5237 S. K. m. 53, 158)
Dava ve Karar: Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve Cumhuriyet
savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın birleşen 2011/330 esas sayılı dosya yönünden …..’e karşı işlediği iddia edilen dolandırıcılık
suçu yönünden karar verilmediğinden zamanaşımı süresi içerisinde karar verilmesi mümkün
görülmüştür.
Sanığın müştekiyi arayarak kendini polis olarak tanıttığı, …. bankasındaki hesabına ait bilgilerinin
başka şahıslar tarafından ele geçirildiğini, hesabındaki parayı çekmeye çalıştıklarını, …. bankasına
giderek parasını çekmesini ve parayı vereceği hesap numarasına yatırmasını, bir gün sonra parasını
2 katı olarak çekebileceğini, hesap bilgilerinin çalan şahıslarında bu şekilde yakalanabileceğini
müştekiye söylediği, müştekinin de bu sözlere inanarak 10.956 TL parayı sanığın belirtmiş olduğu
hesaba havale ettiği olayda dolandırıcılık suçunu işlediğine yönelik mahkemenin kabulünde
isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına
uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ve Cumhuriyet
savcısının temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu
üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin
hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren
uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi
gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Sonuç: Bozmayı gerektirmiş, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. Maddesi uyarınca uygulanması gereken
CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat
bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi
mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun’un 53. maddesinin uygulanmasına
ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, “5237 sayılı TCK’nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1.
fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından
koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya
kadar yoksun bırakılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilerek ONANMASINA,
06.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
SÖZLEŞME TÜRLERİ Hukukumuzda sözleşme serbestisi ilkesi olduğu için tarafların kanunda tamamlanmamış bambaşka sözleşmeler yapma veya…
KAT MÜLKİYETİ DAVALARI 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK), Genel Hükümler, Kat Mülkiyetinin ve Kat…
Nişanlanma, evliliğin kurulmasından önceki aşamayı oluşturur. Herhangi bir şekli şart gerekli değildir. Tarafların herhangi bir…
Yargılamanın lehe yenilenmesi sebeplerinden birisi; yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek…
Frågor att ta hänsyn till vid ansökan om uppehållstillstånd i Turkiet Inledning Under de senaste…
Eserin ayıplı olması, eserin sözleşmeye göre sahip olması gereken niteliklere sahip olmaması halidir. Bu da,…